Personal data, identified as personal, personal information, has become more and more important today in ensuring and protecting privacy as there are cyber attacks in line with advancing technologies and attempts to obtain this data in order to gain competitive advantage of malicious individuals /companies. The concept of privacy appears in the field of health not only in terms of patient privacy, but also in information privacy or cognitive privacy. It is also very important to provide information privacy regarding the protection and storage of personal data. Personal health data is a collection of information that includes the analysis and examination results that the individual shares from the moment she/he enters the hospital door to the moment she/he leaves. Protection and storage of personal health data, which is included in the Personal Data Protection Law No:6698 as special quality personal data, also requires sensitivity. Accordingly, the Medical Archive Regulation and digital data protection standards are taken into consideration. The protection of personal data has been carefully addressed in many national and international conventions. When we look at the literature, many legal perspectives have been gained in terms of protecting personal data, but the number of studies examining personal data in the field of health and addressing it with privacy dimension is very few. In response to this gap in the literature, the purpose of the study is to evaluate the protection and storage of personal health data from a privacy perspective.
Kişiye özgü, kişisel bilgiler şeklinde tanımlanan kişisel veriler, ilerleyen teknolojiler doğrultusunda siber saldırıların bulunması ve kötü niyetli bireylerin/şirketlerin rekabet avantajı sağlamak amacıyla bu verileri elde etmeye çalışması sebebiyle mahremiyetinin sağlanması ve korunması noktasında günümüzde gittikçe daha da önemli hale gelmiştir. Mahremiyet kavramı sağlık alanında yalnızca bedensel mahremiyet olarak hasta mahremiyeti şeklinde değil bilgi mahremiyeti veya bilişsel mahremiyet olarak da ele alınmaktadır. Kişisel verilerin korunması ve depolanması konusunda da bilgi mahremiyetinin sağlanması oldukça önem arz etmektedir. Kişisel sağlık verileri bireyin hastane kapısından girdiği andan çıktığı ana kadar paylaştığı bilgiler ve hekim tarafından yapılan tahlil, tetkik sonuçlarını da kapsayan bilgiler bütünüdür. 6698 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanunu’nda özel nitelikli kişisel veriler olarak yer alan kişisel sağlık verilerinin korunması ve depolanması da ayrıca hassasiyet gerekmektedir. Bu doğrultuda Tıbbi Arşiv Yönetmeliği ve dijital veri koruma standartları göz önünde bulundurulmaktadır. Ulusal ve uluslararası birçok sözleşmede kişisel verilerin korunması hususu dikkatle ele alınmıştır. 108 Sayılı sözleşme ile başlayan ve 2016-2019 yıllarında yayımlanan yönetmeliklerle ulusal alanda gündeme gelen kişisel verilerin korunmasının hukuken işleyiş açısından sekteye uğramadığı görülmektedir. Fakat uygulama açısından henüz yeterli önem verilmediği için mahremiyet ihlalleri mevcuttur. E-nabız, Minimum Veri Modeli gibi yöntemlerle kişisel sağlık verileri kriptolu şekilde korunarak mahremiyet ihlali en aza indirilmeye çalışılmaktadır. Literatüre bakıldığı zaman kişisel verilerin korunması noktasında birçok hukuki bakış açısı kazandırılmıştır fakat kişisel verileri sağlık alanında inceleyen ve mahremiyet boyutuyla ele alan çalışma sayısı oldukça azdır. Literatürdeki bu açığa karşılık çalışmanın amacı kişisel sağlık verilerinin korunması ve depolanması konusunu mahremiyet bakış açısıyla değerlendirmektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Psikolojide Davranış-Kişilik Değerlendirmesi, İşletme |
Bölüm | Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Nisan 2021 |
Gönderilme Tarihi | 27 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 1 |