Zamandan tasarruf etmesi ve konforlu seçenekler sunması sayesinde havayollarının kullanım oranı gün geçtikçe artmaya devam etmektedir. Uçuş sektörü; iş dünyası, seyahat dünyası ve küreselleşen dünyaya hizmet eden bir çatı haline gelmiştir. Bu sebepledir ki, uçuştan korkmak ve eylemden kaçınmanın kişisel ve mesleki sonuçları olacaktır. Literatürde uçuş korkusuna bir fobi olarak bakılmış ve çeşitli tedavi yöntemleri önerilmiştir. Bu araştırmada uçuş korkusunun oluşumunda etkili olan faktörler incelenmek istenmiş ve literatüre nitel bulgular sunulmuştur. Çalışma grubu, 12 kadın 4 erkek toplamda 16 katılımcıdan oluşmaktadır. Katılımcıların yaş ortalaması 32,18’dir. Katılımcılar ikişerli gruplar halinde yarı yapılandırılmış sorularla odak görüşmeye alınmıştır. Görüşmeler kayıt altına alındıktan sonra datalara içerik analizi uygulanmıştır. Uçuş korkusunun oluşum sürecini etkileyen; ölüm riski, değerlendirme, önceki ve benzer deneyim, fizyolojik etkiler, diğer korkularla ilişki, yeniliğe açıklık olmak üzere altı temel kategori bulgulanmıştır.
Thanks to saving time and offering comfortable options, the rate of use of airlines continues to increase day by day. Flight industry; It has become a roof that serves the business world, the travel world and the globalizing world. It is for this reason that fear of flying and avoiding action will have personal and professional consequences. Flight fear was viewed as a phobia and various treatment methods were proposed in the literature. In this study, the factors that affect the formation of flight fear were aimed to be examined and qualitative findings were presented to the literature. The working group consists of 12 women and 4 men, a total of 16 participants. The average age of the participants is 32.18. Participants were interviewed in groups of two with semi-structured questions. After the interviews were recorded, content analysis was applied to the data. Affecting the formation process of flight fear; Six basic categories were identified: risk of death, evaluation, previous and similar experience, physiological effects, relationship with other fears, and openness to innovation.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Ağustos 2021 |
Kabul Tarihi | 16 Ağustos 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |