İran, tarih boyunca stratejik bir öneme sahip olan, birçok açıdan büyük güçlerin ve yerel devletlerin mücadele alanını oluşturan Ortadoğu Bölgesi’nin kalbinde yer alan bir devlettir. İran dış politikasının belirli bir zaman dilimini yansıtan Ali Ekber Haşimi Rafsancani Döneminde İran-ABD ilişkilerini ele alan bu çalışma, konuya ilişkin çözümlemelerini sunarken Douglas Lemke’nin ‘Çoklu Hiyerarşi Modeli’nden hareket etmiştir. Bunun sebebi ise, söz konusu modelin uluslararası ve bölgesel güç dağılımı paralelinde uluslararası sisteme hâkim büyük güçler ve yerel devletler arasındaki ilişkiyi betimleyici ve analitik şekilde ortaya koymasının yanısıra, bölgesel dinamikleri dikkate alarak içerden bir bakışa da olanak sağlamasıdır. Bir diğer ifade ile uluslararası sistemi çoklu ve birbiri üzerine örtüşmüş sistemler olarak kabul ederek, hem bölge parametrelerini göz ardı etmeden bölgelerin kendi içinde bir güç hiyerarşisi ve statüko oluşturmasına hem de büyük güçlerin sistemdeki yerlerine işaret etmeyi ihmal etmeyen model konunun açıklığa kavuşturulmasında önemli bir fayda sağlamaktadır. Çalışmanın ele aldığı söz konusu dönemde, bölgede uluslararası dominant bir güç olarak varlığını sürdüren ABD ile bölge devletleri içinde yükselen bir güç olma çabası içinde olan İran’ın asimetrik bir ilişkisi söz konusudur. İran’ın uluslararası sisteme entegrasyon çabaları ve otonomi arayışı ile ABD’nin mevcut statükoyu koruma, hatta İran’ı sistem dışına itme saiki arasında bir mücadele yaşanmaktadır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 27 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 2 |