Amaç: Bu çalışmanın amacı açıklanamayan infertilitesi olan çiftlerde over stimülasyonlu (OS) aşılamada oluşan dominant folikül sayısının gebelik sonuçlarını etkileyip etkilemediğini araştırmaktır.
Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza 24-39 yaşları arasında açıklanamayan infertilitesi olan ve OS ile IUI uygulanan 217 çift katılmıştır. Hastalar klinik olarak gebe olanlar ve olmayanlar olmak üzere 2 gruba ayrılarak yaş, monofollikül ve bifolikül gelişimi, infertilite süresi, tedavi başlama günü, hcg günü, önde gelen folikül çapı, endometrium kalınlığı, dominant folikül sayısı ve tedavi tipi açısından karşılaştırıldı.
Bulgular: Açıklanamayan infertilite nedeni ile IUI yapılan 217 hastada klinik gebelik olan ve olmayan gruplar arasında dominant folikül sayısı açısından anlamlı fark bulunmadı (p=0,73). Endometriyal kalınlık ile tedavi başarısı arasında pozitif ancak düşük bir korelasyon vardı (Spearman's korelasyon katsayısı değeri = 0,14, p=0,03). Alıcı çalışma karakteristik eğrisi analizi, gebelik başarısını öngörmek için endometriyal kalınlık için optimal kesme değerinin 9,5 mm (%55,0 duyarlılık, %65,0 özgüllük) olduğunu ortaya koydu.
Sonuç: Sonuç olarak açıklanamayan infertilitede klinik gebelik oranları açısından gonadotropinlerin oral ajanlara üstünlüğü olmadığı, bu nedenle tedaviye daha az invaziv ve daha az maliyetli oral ajanlarla başlanması gerektiği kanaatindeyiz. Ayrıca over stimülasyonu ile oluşturulan dominant folikül (monofolikül veya bifolikül) sayısının klinik gebelik başarısını etkilemediğini, ancak endometriyal kalınlığın gebelik oranları ile yakından ilişkili olduğunu ve dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
monofolikül bifolikül açıklanamayan infertilite endometrial kalınlık intrauterin inseminasyon
Aim: The aim of this study is to investigate whether the number of dominant follicles formed in IUI with ovarian stimulation (OS) affects pregnancy outcomes in couples with unexplained infertility.
Material and Method: 217 couples aged 24-39 years with unexplained infertility and treated with IUI by way of OS participated in our study. The patients were divided into 2 groups of which the first included the clinically pregnant and the second did not, and were compared in terms of age, monofollicle and bifollicle development, infertility duration, treatment initiation day, hcg day, leading follicle diameter, endometrial thickness, number of dominant follicles and treatment type.
Results: Of the 217 patients who underwent IUI for unexplained infertility, no significant difference was found between the groups with and without clinical pregnancy in terms of the number of dominant follicles (p=0.73). There was a positive but low correlation between endometrial thickness and treatment success (Spearman's correlation coefficient value = 0.14, p=0.03). The receiver operating characteristic curve analysis revealed that the optimal cut-off value for endometrial thickness to predict pregnancy success was 9.5 mm (55.0% sensitivity, 65.0% specificity).
Conclusions: As a result, we suggest that gonadotropins are not superior to oral agents in terms of clinical pregnancy rates in unexplained infertility, therefore treatment should commence with less invasive and less costly oral agents. Furthermore, we think that the number of dominant follicles (monofollicles or bifollicles) created by ovarian stimulation does not affect clinical pregnancy success, but endometrial thickness is closely related to pregnancy rates and deserves attention.
monofollicle bifollicle endometrial thickness intrauterine insemination unexplained infertility
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Kadın Hastalıkları ve Doğum |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ekim 2023 |
Gönderilme Tarihi | 30 Mayıs 2023 |
Kabul Tarihi | 30 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 20 Sayı: 3 |