As the anarchy events could not be stopped, the soldiers intervened indirectly in the civil administration on 12 March 1971. With the 12 March Memorandum, the Süleyman Demirel Government was resigned and the Nihat Erim Government was established instead. It was expected from the new government to carry out the reforms envisaged by the 1961 Constitution with a Kemalist view and then led the country to elections. However, despite the initiation of reform efforts, the unabated acceleration of anarchy events pushed the coup plotters and the Erim Government to lean on the events of anarchy, leaving the reforms aside. The government demanded the declaration of martial law and constitutional amendments that gave them broad powers to succeed in fighting anarchists. In this context, the statement of Prime Minister Nihat Erim on April 23, 1971, to intimidate the anarchists, "the measures to be taken will land on their heads immediately like a sledgehammer" caused the perception by the left intellectuals and the left press that an operation would be undertaken against them rather than the illegal left groups. The presence of innocent, moderate left intellectuals among those detained in May led to allegations that the operation was also carried out against the moderate left groups.
In this study, the attitude of the right, left and central press towards these operations, which are described as the "Sledgehammer Operation" by a large section of the left and which started in April and showed its true face in May, will be revealed.
Anarşi olaylarının durdurulamaması üzerine askerler, 12 Mart 1971 tarihinde sivil yönetime dolaylı yoldan müdahale etmişlerdir. 12 Mart Muhtırası ile Süleyman Demirel Hükümeti istifa ettirilerek yerine Nihat Erim Hükümeti kurdurulmuştur. Yeni hükümetten beklenen; 1961 Anayasası’nın öngördüğü reformları Atatürkçü bir görüşle ele alarak gerçekleştirmesi ve ardından ülkeyi seçimlere götürmesiydi. Fakat reform çalışmalarına başlanmasına rağmen anarşi olaylarının durmayarak hız kazanması, darbecileri ve Erim Hükümeti’ni reformları bir kenara bırakarak anarşi olaylarının üzerine eğilmeğe itmiştir. Hükümet; anarşistlerle mücadelede başarı kazanmak için sıkıyönetimin ilanını ve kendilerine geniş yetkiler veren anayasa değişikliklerin yapılmasını talep etmiştir. Bu bağlamda, Başbakan Nihat Erim’in anarşistlere gözdağı vermek için 23 Nisan 1971 tarihinde söylediği “alınacak tedbirler balyoz gibi kafalarına hemen inecektir” sözü, sol aydınlar ve sol basın tarafından illegal soldan ziyade kendilerine karşı bir harekâta girişileceği algısına neden olmuştur. Mayıs ayında gözaltına alınanların içerisinde masum, ılımlı sol aydınların da bulunması operasyonun aslında ılımlı sola karşı da yapıldığı iddialarına neden olmuştur.
Çalışmada, solun geniş bir kesimi tarafından “Balyoz Harekâtı” olarak nitelendirilen, esasta Nisan ayında başlayan ve Mayıs ayında asıl yüzünü gösteren bu operasyonlar karşısında sağ, sol ve merkez basının nasıl bir tutum sergiledikleri ortaya konulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 6 Sayı: 4 |
Tarih ve Gelecek (Journal of History and Future) Uluslararası Hakemli Tarih Araştırmaları Dergisi
DRJI, ResearchBib, Acarindex, ERIH PLUS, ASOS Index, Sindex, SOBİAD, Türk Eğitim İndeksi, Open Access Library (oalib), Eurasian Scientific Journal Index, Google Scholar, Academic Keys, Journal Factor, Index Copernicus, CiteFactor, idealonline, SciLit, Road, Crosreff, Journal TOC, MAKTABA, INTERNATIONAL ISSN, CORE, PAPERITY, INGENTA, OPENAIRE