COVID-19 diye adlandırılan yeni bir koronavirüs hastalığının yol açtığı salgın, çok kısa bir sürede pandemiye dönüşmüş ve toplumsal hayatın her alanındaki zorlayıcı ve kısıtlayıcı etkisi diş hekimliği hizmetlerine de dramatik şekilde yansımıştır. Dental tedaviler bu süreçten önce de çapraz enfeksiyon riski açısından son derece dikkatli uygulanan ve tedavi sonrası dezenfeksiyon ve sterilizasyon kurallarına en üst düzeyde uyulan sağlık hizmetleridir. Bu bağlamda gerek T.C. Sağlık Bakanlığı’nın Sağlıkta Kalite Sistemi kapsamında ve gerekse Türkiye Sağlık Hizmetleri Kalite ve Akreditasyon Enstitüsü (TÜSKA) akreditasyon sürecinde diğer hizmetlerin yanı sıra sterilizasyon konusu üzerinde de önemle durulmuştur. Ancak dental tedavilerin birçoğunda kullanılan ve önemli ölçüde aerosol oluşturan aerotör başlıkları, mikromotor veya kavitron cihazı gibi ekipmanların SARS-CoV-2 virüsünü çapraz enfeksiyon riskini arttıracak şekilde yayması söz konusu olacaktır. Dolayısıyla bu pandemi süreci; çalışma alışkanlıklarımızı tekrar gözden geçirmemize neden olduğu için ileriki süreçteki dental uygulamalar için de yeni bir vizyon kazandıracaktır. Bu makale; mevcut durumun değerlendirilmesi ve yeni dönemde alınacak ilâve tedbirlerin tartışılması için bir bakış açısı oluşturmayı hedeflemektedir.
Koronavirüs COVID-19 Pandemisi Diş Hekimliği Enfeksiyon Kontrolü Akreditasyon
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 3 Sayı: 1 |
BİLİMSEL VE ETİK SORUMLULUK
Dergimize gönderilen çalışmalarda tüm yazarların akademik-bilimsel olarak doğrudan katkısı olmalıdır. Dergi ile iletişim görevini yapan yazar, tüm yazarlar adına yazının son halinin sorumluluğunu taşır.
Yazar/lar tarafından “İnsan” öğesinin içinde bulunduğu tüm çalışmalarda Helsinki Deklerasyonu Prensipleri’ne uyulduğu ve “Hayvan” öğesi kullanılan çalışmalarda ise Guide for the Care and Use of Laboratory Animals prensipleri doğrultusunda çalışmalarında hayvan haklarını koruduklarını belirtilmelidir. Olgu sunumlarında hastanın kimliğinin ortaya çıkmasına bakılmaksızın hastalardan “Bilgilendirilmiş Olur” (informed consent) alınmalıdır.
Eğer makalede direkt-indirekt ticari bağlantı veya çalışma için maddi destek veren kurum mevcut ise yazarlar; kullanılan ticari ürün, ilaç, firma vb. ile ticari hiçbir ilişkisinin olmadığını ve varsa nasıl bir ilişkisinin olduğunu (konsültan, diğer anlaşmalar), editöre sunum sayfasında belirtmelidirler.
Makalede “Etik Kurul Onayı” alınması gerekli ise; yazarlar etik kurul izni-onayı aldıklarını beyan etmelidir.