Kur’an-ı Kerim’deki altmış beş yerde “insân”, on sekiz yerde “ins”,
bir yerde de “insî” geçmektedir. Ayrıca bir ayette “enâsî”, beş ayette “ünâs”,
iki yüz kırk ayette de “nâs” şeklinde çoğul olarak yer almaktadır. Beş ayette görmek
manasında “ânese” şeklinde, bir ayette de izin alma anlamında “teste’nisû”
şeklinde kullanılmıştır. Bir ayette ise konuşma, ülfet, ünsiyet etme anlamında
“müste’nisîn” şeklinde özne kalıbında kullanılmıştır. Ayrıca vurulduğu zaman
ses çıkaran kuru balçık anlamına gelen “salsâ”l tabiri, insanı öteki canlı
türlerinden ayıran konuşma ve dil üretme yeteneğine, hem de insan varlığının
kolay kırılabilir ve zayıf yaratılışına işaret ettiği söylenmektedir.
Bu çalışmada; dil ve iletişimle ilgili olduğunu değerlendirdiğimiz
74 farklı ibarenin 924 suredeki 2077 ayette toplam 2162 kez geçtiği tespit
edilmiştir. Bütün ibarelerin sure, ayet ve geçiş frekansları verilerek, Diyanet
meali üzerinden Kur’an ve insan iletişiminde dilin önemi araştırılmıştır.
İnsan, dünya ve Kur’an çeşitli yönleriyle birbirine benzetilir.
“Peygamber yürüyen Kur’an, dürülen dünya insandır” madem, değişim ve dönüşüm
sürer her dem. Dil; her üçü için de gereklidir ve üç benzemezi birbirine
döndüren harikulade bir araç; ezelden ebede varlığını sürdüren kökü arzda,
dalları semada ve her mevsim meyve veren bir İlahî ağaçtır. İnsanca yaşamak,
doğru yolda buluşmak ve güzellikte yarışmak için dil, yani doğru iletişim
şarttır. Kur’an, dünya ve insan için hem doğru kılavuz hem de sağlam kaynaktır.
Onunla sürekli iletişim içinde bulunmak, ebedî hayat için mutlak bir hak ve
muhakkak olan ezelî varlığa ulaşmak bediî bir ihtiyaçtır.0
In the Holy Quran, the word “insân”
(meaning “human”) is mentioned sixty-five times, the word “ins” is mentioned
eighteen times and the word “insî” is mentioned one time. Also, the word
“enâsî” is mentioned in one verse, the word “ünâs” in five verses and the word
“nâs” (the plural form) is mentioned in two hundred forty verses in the Quran.
We see the word “ânese,” which means “to see” in five verses, and the word
“teste’nisû,” which means “to get permission,” in one verse. The “müste’nisîn”
form of the word, which means “to talk, to see someone as friends, to keep
company,” is also used in one verse in the subject form. The word “salsâl,”
whose literal translation is some kind of wet clay that makes a sound when
knocked on, is mentioned as well. This word is said to be used with reference
to two things: One is the human beings’ ability to talk and form languages
which separate them from other living creatures, the other is the vulnerable
and weak nature of human beings. In this study, we identified that 74
different expressions which we think of as related to language and
communication were used 2162 times in total in the 2077 verses of 924 surahs
(sections) of the Quran. The Turkish translation of the Quran prepared by
Turkish Directorate of Religious Affairs is used for this study. By specifying
the usage frequencies of all these expressions and identifying the verses and
surahs they were used in, the importance of language in Quran and human
communication is surveyed throughout the study. Human beings, the Earth and the Quran are
associated with each other in various ways. Since “the Prophet is a walking
Quran, the rolled up Earth is the human,” there shall always be change and
transformation. Language is a necessity for all three, and the wonderful tool
that transforms these three dissimilar beings is a divine tree with roots in
the ground and branches in the sky, that bears fruits in all seasons and lives
for all eternity. Language, namely accurate communication, is a necessity for
living humanely, meeting on the right path and competing in kindness. The Quran
is the true guide and a solid source for the Earth and the human beings. Being
in constant contact with the Quran and reaching the eternal being, which is an
absolute right and an unquestionable certainty for everlasting life, is an
aesthetic need.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 8 Kasım 2018 |
Kabul Tarihi | 8 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |