Dünyamızın
kaotik ortamında bilgi çağından akıllı toplum çağına geçtiğimiz süreçte,
işletmelerde insana yatırım yeni dünya düzeninin önemli bir aracıdır. Bu yapıyı
oluştururken riskleri fırsata dönüştürebilen işletmeler öğrenen örgüt yapısına
sahip olanlardır. Öğrenen örgüt, bilgi yaratma, bilgi edinme, bilgi transfer
etme ve davranışlarını yeni bilgi ve anlayışları yansıtacak şekilde
değiştirebilmede yetenekli olan organizasyondur. Öğrenen örgüt teorisi,
örgütlerin nasıl öğrenmesi gerektiği, etkin ve çevre koşullarına adaptasyon
konusunda başarılı örgütleri öne çıkaran uygulamaların neler olduğu ve hangi
süreçlerin örgütsel öğrenmeyi kolaylaştıracağı üzerine odaklanmaktadır. Öğrenen
örgüt olabilmek için değişim yönetiminde makro düzey örgütsel hedefler ile
mikro düzeyde çalışanların çıkarlarını dengeleyen değişim stratejilerine
ihtiyaç duyulmaktadır. Değişim olmadan inovasyon olamayacağı gibi, inovasyon
için de ortak vizyon yaratabilen bir yönetim anlayışı, açık iletişim, sınırsız
paylaşım ve işbirliği uyumu önemlidir. Bu araştırmada, işletme ve içinde hayat
bulduğu ekosistemin etkinliği, verimliliği ve sürdürülebilirliği için öğrenen
örgüt olarak adlandırılan yaklaşım ile işletmelerde değişim ve inovasyon
yönetimi yapmanın önemi ortaya koyulmuş ve bu alanda araştırmacıların ampirik
çalışma yapmalarına ihtiyaç duyulduğu yönünde öneride bulunulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kütüphane ve Bilgi Çalışmaları |
Bölüm | Cilt 1 - Sayı 1 - 30 Aralık 2019 |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 1 Sayı: 1 |