Batı dünyasında yabancı dil eğitiminin araştırmalara ve teorilere dayandırılarak “bilimsel” yöntemlerle verilmesi 20. Yüzyılın başlarına rastlamaktadır. İkinci Dünya Savaşı esnasında ve sonrasında yabancı dil öğretiminde radikal değişiklikler olmuştur. Bu değişiklikleri 70’li 80’li yıllardan başlayarak günümüze kadar başka değişiklikler takip etmiştir. Türkiye’de yabancı dil öğretiminde kabul edilen teorilerin, uygulamaların ve favori araştırma alanlarının yıllar içinde dünyadaki gelişmelere paralel olarak değiştiğini görüyoruz. Yabancı Dil Eğitimi, YÖK’ün 1981’de kurulmasıyla üniversitelerde akademik kariyer yapılabilen bilim alanları arasına girdi. Daha önce İngilizce öğretmeni yetiştirme işi esas olarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olan Eğitim Enstitülerine bırakılmıştı. Eğitim Enstitülerinden bilimsel araştırma yapmaları beklenmezdi. Akademik kariyer yapılamazdı ve akademik unvanlar yoktu. Eğitim Enstitülerinde görev yapan öğretim elemanlarının hepsi “öğretmen” unvanını taşıyordu, aralarında kıdem dışında derecelendirme yapılmıyordu. Bu öğretmenlerden araştırmalara dayalı yayın yapmaları beklenmiyordu. Yüksek Lisans veya Doktora yapmaları da şart değildi. 1981 Üniversite Reformundan sonra Eğitim Enstitüleri Milli Eğitim Bakanlığından ayrıldı ve köklü değişiklikler yapılarak YÖK’e bağlı Eğitim Fakülteleri haline getirildi. Bu bildiri 1960’larda ve 70’lerde zirvede olan Eğitim Enstitüleri İngilizce öğretmeni yetiştirme modelinden günümüze kadar, yabancı dil eğitimi yaklaşımlarındaki majör gelişmeleri ele almaktadır. Bu bağlamda dil öğretiminde ve öğretmen eğitiminde ve yapılan araştırmalarda çeşitli dönemlerde öne çıkan konular, dersler ve araştırma konularına da yer verilerek bağımsız bir alan olarak İngiliz Dili Eğitiminin sınırları tartışılmaktadır.
It was at the beginning
of the 20th century that teaching foreign languages through
scientific methods based on research and theories started in the West. There
occurred radical changes in teaching foreign languages during and after the
World War II. Some other changes followed them beginning from 70s and 80s up to
now. We can see that the theories, practices and popular research fields in the
realm of foreign language teaching in Turkey have changed over time in line
with the developments in the world. Foreign Language Education became one of
the fields of science to pursue an academic career at university when YÖK was established in 1981. Before that, it was
the responsibility of institutes of education, a branch of MoNE (Ministry of
National Education), to train the teachers of English. These institutes were
not expected to conduct scientific research. It was not possible to make
academic career and there were no academic titles. All the teaching staff
working at the institutes had the ‘teacher’ title and there was no ranking except
seniority. These teachers were not expected to produce any publication based on
scientific research. They did not have to complete Master’s or Ph.D. degrees. Following the University
Reform in 1981, the institutes of education were no longer part of the MoNE and
they were transformed into Faculties of Education under YÖK as a result of radical changes. This
presentation covers major developments in approaches to teaching foreign
languages, beginning with the model adopted in the institutes of education
which were popular in 1960s and 70s. In this context, the boundaries of English
Language Teaching as a separate field will be discussed including subjects,
courses and research topics that have become outstanding at different times in
language teaching, teacher training and research conducted.
Konular | Dilbilim, Eğitim Üzerine Çalışmalar |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 1 Sayı: 1 |