Mondros Ateşkes Antlaşması ile İngilizler tarafından işgal edilen Batum'un geleceği konusu, Milli Mücadele döneminde Ankara hükümetinin gündemini uzun süre meşgul etmiştir. İngiliz, Gürcü ve Rus tehdidine karşı Türk tarafı Batum'daki varlığını sürdürmek üzere gayret göstermiş ve "Elviye-i Selase"nin Türk topraklarında kalmasını amaçlamıştır. Hem stratejik olarak hem de bölgede yaşayan Türk ve Müslüman nüfus açısından Batum, Türk tarafı için öncelikli bir mesele olmuş, Milli Mücadele süresince, Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan Kars Antlaşması'na kadar geçen sürede Türk-Gürcü ilişkilerini şekillendirmede önemli rol oynamıştır.
Elviye-i Selase Mondros Ateşkes Antlaşması Batum Elviye-i Selase Milli Mücadele Ankara Hükümeti
The future of Batumi, which was occupied by the British by the Mondros Armistice Agreement (October 30, 1918), has occupied the agenda of the Ankara Government for a long time during the National Struggle Period. The Turkish side tried to maintain its existence in Batumi against the British, Georgian and Russian threat and aimed to keep the "Elviye-i Selase" in Turkish territory. In terms of both strategically and, the Turkish and Muslim population living in the region, Batumi has been a priority issue for the Turkish side and played an important role in shaping Turkish-Georgian relations during the National Struggle, from the Mondros Armistice Agreement to the Treaty of Kars.
Mondros Armistice Agreement Batumi Elviye-i Selase National Struggle Ankara Government
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |