Bazı toplumsal olayların insanlar üzerinde bıraktığı (olumsuz) etki o kadar derin olabilmektedir ki, bu tür olayların kanunen cezalandırılması kamu vicdanını rahatlatmakta yetersiz kalmaktadır. Böyle durumlarda hukuka ve adalete olan inanç zedelenmekte, kamuoyunda huzursuzluk ortaya çıkabilmektedir. Bu noktada medyanın devreye girmesi ve kamu vicdanını yaralayan olayın, kamuoyunu rahatlatacak düzeyde cezai karşılık bulması yönünde tavır sergilemesi büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda bazı toplumsal olayların medyada gündem olması, o olayın hukuki ve kamu yararı boyutuyla tekrar değerlendirilmesini sağlamakta ve kamu vicdanını (kısmen de olsa) teselli eden cezalar verilmesini mümkün kılmaktadır. Bu durum ise kamuoyunun nispeten rahatlamasına imkân tanımaktadır. Bu çalışmada, medyada yer alan bazı toplumsal olayların, Jean Jacques Rousseau’nun kamuoyu kavramına yüklediği anlam ekseninde ve suçun halk nezdinde cezalandırılmasına yönelik kullanılan bir kavram olan ‘kamu vicdanında yargılanma’ yaklaşımı çerçevesinde ele alınarak analiz edilmesi amaçlanmaktadır. Çalışma kapsamında son üç yılda (2019-2022) Türkiye’de meydana gelen ve medyada gündem olan bazı olayların ‘kamuoyu tepkisi’ boyutu incelenerek analiz edilmiştir. Çalışmadan elde edilen bulgulara göre, medyanın, ilgili kanunun uygulandığı halde kamu vicdanını yaralayan bir olayı gündeme getirmesi (veya gündemde tutması), söz konusu olayın hukuki açıdan yeniden değerlendirilmesine olanak sağladığı anlaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 12 Sayı: 3 |