Suriye'de devam eden iç savaş, bölgede kitlesel nüfus hareketlerini tetiklemiş, milyonlarca Suriye vatandaşı sığınma talebinde bulunarak Suriye'yi terk etmiştir. Türkiye, silahlı çatışmaların ilk günlerinden bu yana uzun süredir Suriye sınır hattında savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınan Suriye vatandaşlarına karşı “açık kapı” politikasını benimsemiştir. Suriye’de yaşanan iç savaş neticesinde, Suriyeli sivillerin yaşamış olduğu insanlık dramına kayıtsız kalamayan Türkiye, Uluslararası hukukun da bir gereği olarak savaştan kaçıp ülkeye sığınan Suriye vatandaşlarına sınır kapılarını açmış ve hukuki statülerinin belirsiz kalmaması adına Suriyelilere fiilen geçici koruma sağlayan 22 Ekim 2014 tarihli Geçici Koruma Yönetmeliğini çıkarmıştır. Yönetmelik çıkararak sığınmacıların hukuki statüsünü düzenlemeye çalışan Türkiye’nin yanı sıra sığınmacıları kabul etmeyerek ülkelerinin savunma politikalarına odaklanan bazı devletler Suriye iç savaşındaki süreci bu şekilde yönetmeyi tercih etmişlerdir. Milletlerarası hukukta silahlı çatışma durumlarında “lex specialis” yani insancıl hukuk uygulanır. İnsancıl hukukun temel kaynakları arasında 1899-1907 Lahey Sözleşmeleri, Cenevre Sözleşmeleri 1977 Cenevre Sözleşmesine Ek Protokoller ile milletlerarası hukukun örf ve adetleri yer almaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 4 Ocak 2024 |
Gönderilme Tarihi | 10 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 21 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |