Kanunla kurulmuş bir mahkeme huzurunda; bağımsız, tarafsız, şeffaf ve hakkaniyete uygun bir şekilde gerçekleştirilen yargılama adil yargılamadır. Bütün insanlar adil bir şekilde yargılanma hak ve özgürlüğüne sahiptir. Ne var ki, birtakım faktörlerin etkisiyle adalet hakiki anlamda tahakkuk etmemektedir. Adil yargılamayı olumsuz yönde etkilediği gözlemlenen temel faktörler; psikolojik ve sosyolojik kökenli olabildiği gibi, hukuki, iktisadi veya siyasi kaynaklı da olabilmektedir. İslam hukuku, yargıda hakkaniyeti sağlayıcı kurallar getirerek, haksızlığa yol açacak türden her türlü uygulamayı yasaklamıştır.
Before a court established by law; an independent, impartial, transparent and equitable trial is a fair trial. All people have the right and freedom to be judged fairly. However, due to a number of factors, justice does not accrue in the true sense. Key factors observed to adversely affect fair trial; it can be of psychological and sociological origin, as well as legal, economic or political origin. Islamic law has banned all forms of practice that would lead to injustice by introducing rules that ensure equity in the judiciary.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | İlahiyat |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2022 |
Gönderilme Tarihi | 17 Ocak 2022 |
Kabul Tarihi | 3 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 21 Sayı: 3 |