Mass communication vehicles are becoming increasingly more diversified as they fulfill their functions. Each day, thousands of messages are reaching their recipients through them. It is impossible to think of the messages circulating apart from the economic system and ideological atmosphere in which they exist. This system and atmosphere are drenched with the dominate values and play an active role in the production of gender. This study uses the ideological conceptualization of Althusser to discuss the relationship between vehicles of mass communication, gender and ideology. Examining the relationship between the dominant male ideology of vehicles of mass communication, which shape the gender regime, is important for understanding how they contribute to gender-based standards and judgments.
Kitle iletişim araçları geçmişten günümüze her gün biraz daha çeşitlenerek işlevlerini yerine getirmektedir. Her gün yüzlerce, binlerce ileti kitle iletişim araçları vasıtasıyla alıcılara ulaştırılmaktadır. Dolaşıma sokulan iletileri içerisinde yer alınan ekonomik sistemden ve ideolojik atmosferden bağımsız düşünmek mümkün değildir. Söz konusu sistem ve atmosfer egemen değerlerle donatılmıştır ve toplumsal cinsiyet üretiminde etkin bir rol üstlenir. Bu incelemede, Althusser’in ideoloji kavramsallaştırmasından yola çıkılarak kitle iletişim araçları, toplumsal cinsiyet ve ideoloji ilişkisi tartışılmaktadır. Toplumsal cinsiyet düzenini yapılandıran bir aygıt olarak kitle iletişim araçlarının erkek egemen ideolojiyle ilişkisini gözden geçirmek, araçların cinsiyete özgü ölçü ve değerlendirmeleri nasıl inşa ettiğini anlamak açısından önem taşımaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 |