Kendisinden sonraki âlimleri
hem metodolojisi hem de düşünceleri ile etkilemiş ve böylece itikadî bir ekolün
kurucusu olarak kabul edilmiş olan Eş’arî’nin, kelamî konulardaki fikirleri,
araştırmacılar tarafından ciddiye alınmış ve çalışılmıştır. Yaptığımız
araştırmalar neticesinde onun marifetullah hususundaki yaklaşımına ve
düşüncelerine özgü bir çalışmanın henüz yapılmadığını tespit ettik. Bunun
üzerine onun ilgili konu hakkındaki düşüncelerini, bilimsel bir araştırma
disiplini içerisinde ortaya koyan ve bu boşluğu doldurabilecek bir çalışma
yapmaya gayret ettik. Bu çalışmada Eş’arî’nin bize kadar ulaşmış eserleri
öncelikle incelenmiştir. Ayrıca İbn Fûrek gibi onun fikirlerini nakleden önemli
müelliflerin eserleri tetkik edilmiştir. Bunun neticesinde de onun, zatı
açısından Allah’ın bilinemeyeceğini, ancak ulûhiyeti açısından ise varlığı,
birliği, sıfatları ve fiilleri açısından bilinebileceğini ifade ettiğine ulaşılmıştır.
Aynı zamanda o, marifetullah konusunda taklidin câiz olmadığını, Allah’a dair
bilginin akıl yürütme ile elde edebileceğini beyan etmiştir. Hatta bazı
kaynaklarda aktarılanın aksine o, marifetullah konusunda temel faktör olarak
aklı kabul ederek, en aktif rolü ona biçmiştir. Ancak marifetullahın vücubiyet
kaynağının akıl mı yoksa nakil mi olduğu hususunda net bir söylemde bulunmadığı
görülmüştür. Dolayısıyla onun eserleri baz alındığında, ilahî mesaj ulaşmayan
kimsenin ahiretteki durumunun ne olduğu hususundaki görüşüne doğrudan
rastlanılamamıştır.
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 4 Sayı: 7 |