Yapma dil projelerinin birçoğunda sözlü/yazılı iletişime elverişli, kolay ve çabuk öğrenildiği iddia edilen yeni bir dil inşa edilirken bazılarında pasigrafi ve kriptolojiye dayalı yazılı iletişim esas alınmıştır. Osmanlının kozmopolit yapısının, ana dillerinden başka dil bilemeyenlerin ticari ve sosyal ilişkilerini olumsuz etkilediğini gören 20. yüzyıl Osmanlı aydını Hüseyin Tevfik, (İştirak Beyânı Musavver) Şifre-i Umûmî Târifâtı (1326/1910) isimli eserinde sayısal işaretlerin evrenselliğinden yararlanarak geliştirdiği şifreleme sistemiyle dil öğrenme zahmeti olmadan farklı dilleri konuşanların anlaşabileceğini savunmuştur. Bu makalede Hüseyin Tevfik’in yabancı dil bilmeden evrensel yazılı iletişimin mümkün olduğunu göstermek gayesiyle kaleme aldığı ve çağının evrensel iletişim problemine çözüm önerisi olarak sunduğu eserini incelemek ve aynı amaçla tasarlanan yapma dil projeleriyle karşılaştırarak yapma diller tarihçesine katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Makalede Şifre-i Umûmi Târifâtı tanıtıldıktan sonra eserin kriptoloji ve pasigrafiye dayalı diğer yapma dil projeleri ile arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları üzerinde durulacaktır.
Evrensel Yazılı İletişim Yapma Diller Pasigrafi Kriptoloji Hüseyin Tevfik
In many artificial language projects, a new language was constructed, which was claimed to be suitable for oral/written communication and easy and quick to learn, while in others, written communication based on passigraphy and cryptology was taken as a basis. Hüseyin Tevfik, the 20th-century Ottoman intellectual who observed that the cosmopolitan structure of the Ottoman Empire negatively affected the commercial and social relations of those who could not speak a language other than their mother tongue, argued in his work İştirak Beyânı Musavver) Şifre-i Umûmî Târifâtı (1326/1910) that speakers of different languages could communicate with the encryption system he developed by utilizing the universality of numerical signs without the pain of learning a language. This article aims to analyze Hüseyin Tevfik's work, which he wrote to show that universal written communication is possible without knowing a foreign language and which he presented as a solution to the universal communication problem of his time, and to contribute to the history of artificial languages by comparing it with artificial language projects designed for the same purpose. After introducing Şifre-i Umûmî Târifâtı (1326/1910), the article will focus on the similarities and differences between the work and other artificial language projects based on cryptology and passigraphy.
Universal Written Communication Artificial Languages Passigraphy Cryptology Hüseyin Tevfik
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Düşünce Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 13 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
Kadim'de yayınlanan makaleler, Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır. Bilimsel araştırmaları kamuya ücretsiz sunmanın bilginin küresel paylaşımını artıracağı ilkesini benimseyen dergi, tüm içeriğine anında açık erişim sağlamaktadır. Makalelerdeki fikir ve görüşlerin sorumluluğu sadece yazarlarına ait olup Kadim'in görüşlerini yansıtmazlar. Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası