The aim of this study is to reveal the numerical trends and developments between 2014-2019 in the field of special education and inclusion in Turkey. In this context, firstly, the special education data obtained from the Ministry of National Education were analyzed descriptively in terms of the number of students in special education and integration. Afterwards, statistical trends and developments in inclusive education for preschool, primary, secondary and high school levels were analyzed descriptively in terms of gender and disability types. The results show that as the number of students with special needs in the formal education system increases, the number of students with special needs placed in the inclusive environment also increases. This increase supports both the idea that students with special needs become more visible in general education schools and the principle of least restrictive educational environment. The results show that the number of students especially with attention deficit hyperactivity disorder and emotional and behavioral disorder has increased rapidly. In addition, the very low rate of enrollment in preschool and high school is another finding obtained from the study. When the distribution of students analyzed according to different special needs areas, it is seen that the placement rate of students diagnosed with autism spectrum disorder in integration environments is very low. Based on the findings of the study, it is recommended to prepare evidence based intervention programs for students in need of special education and to focus on improving the quality of effective transition plans and inclusive practices.
Bu çalışmanın amacı Türkiye’de özel eğitim ve bütünleştirme alanında 2014-2019 yılları arasındaki sayısal eğilimleri ortaya koymaktır. Bu kapsamda ilk olarak Milli Eğitim Bakanlığı’ndan (MEB) alınan özel eğitim verilerinin özel eğitim ve bütünleştirmedeki öğrenci sayıları açısından betimsel olarak analizi yapılmıştır. Sonrasında okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise düzeyleri için bütünleştirme eğitimdeki istatistiksel eğilimler cinsiyet ve yetersizlik türleri açısından betimsel olarak analiz edilmiştir. Yapılan incelemede örgün eğitim sistemi içindeki özel gereksinimli öğrencilerin sayısının arttıkça bütünleştirme ortamına yerleştirilen özel gereksinimli öğrencilerin sayısının da arttığı görülmektedir. Bu artış hem özel gereksinimli öğrencilerin genel eğitim okullarında daha görünür hâle gelmesi fikrini hem de en az kısıtlayıcı eğitim ortamı ilkesini desteklemektedir. Bulgular, bütünleştirme ortamına yerleştirilen öğrencilerin yanı sıra özellikle dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ve duygu ve davranış bozukluğu başta olmak üzere özel eğitim gereksinimi olan öğrencilerin sayısının da hızla arttığını göstermektedir. Ayrıca okul öncesi ve lise kademesindeki okullaşma oranının çok düşük olması çalışmadan elde edilen bir diğer bulgudur. Bütünleştirme ortamlarında öğrenim gören öğrencilerin dağılımı farklı özel gereksinim alanlarına göre değerlendirildiğinde otizm spektrum bozukluğu tanısı alan öğrencilerin bütünleştirme ortamlarına yerleştirilme oranlarının çok düşük olduğu görülmektedir. Çalışmanın bulguları sonucunda öğretmenlere bütünleştirme uygulamaları ile ilgili verilen hizmet içi eğitimlerin içeriği ve yeterliliği ile ilgili düzenlemeler yapılması, özel eğitim gereksinimi olan öğrenciler için bilimsel dayanaklı müdahale programları hazırlaması ve etkili geçiş planları ile bütünleştirme uygulamalarının kalitesini artırmaya odaklanması önerilmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Other Fields of Education |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2021 |
Submission Date | June 22, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |