Daha müreffeh ve yaşanabilir bir dünya inşa etmeyi kurgulayan tüm toplumlar, bu amaca dönük en doğru ve erdemli hareketin genç kuşakların eğitimine dair ihtiyaç ve beklentileri karşılamak olduğunu kesinlikle kabul etmektedir. Bu kapsamda en çağdaş imkan ve fırsatların sunulduğu eğitim platformları oluşturmak, onların belli başlı en önemli görevleri arasında yer almaktadır. Bu şekilde tam ve eksiksiz bir eğitim sürecinden geçerek gelişimini tamamlayan bireylerin korunaklı bir konum ve ortama sahip olmaları ise, ayrı bir önem arz etmektedir. Eğitim sorunlarının küresel bir boyut kazandığı günümüzde insanlar ve devletler, konuya ilişkin ortak çözüm bulmak ve uygulamak amacıyla daha etkin ve kapsamlı bir yaklaşım ve model arayışına koyulmuştur. Neticede toplum ve uluslar, küresel sorunların üstesinden gelebilecek kabiliyet ve donanımı haiz bir insan modeli ortaya koymada en önemli görevin eğitime ait olduğunu fark etmiş ve modern eğitim anlayışının öngördüğü şekliyle ekonomik verimliliği esas alan tekdüze bireyler yetiştirmek yerine, sevgi, saygı, şefkat, merhamet, öz farkındalık ve sosyal adalet duygusu gibi evrensel ilke ve değerleri benimseyen, doğa, yeryüzü ve evrene karşı sorumluluk bilinci taşıyan erdem ve fazilet sahibi insan yetiştirmenin çok daha doğru ve önemli olduğunu kavramaya başlamıştır.
Bu makalede, konu ve olayları tamlık ve bütünlük bağlamında ele alan holistik (bütünsel) yaklaşımın küresel ölçekte etkili bir eğitim modeli öngörmesinden dolayı eğitime dair hedef ve beklentileri karşılama iddiası araştırılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ocak 2021 |
Gönderilme Tarihi | 7 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 8 Sayı: 15 |