Bu makalede müteşabih kavramı, sınırları açısından değerlendirilmektedir. Müteşabih kavramının terim anlamı, genellikle müteşabihleri sadece Allah’ın bileceği bağlamında ele alınır. Bu sebeple müşkilü’l-kur’ân bağlamında değerlendirilmesi gereken hususların müteşabih kapsamında değerlendirilemeyeceği üzerinde durularak, bunların karineler ile çözülecek hususlar olduğu belirtilir. Hz. Peygamber’in Abdullah b. Abbas (öl. 68/687) hakkında “Allah’ım ona tevili öğret” buyurmasının, müteşabihleri bazı kişilerin bileceği konusuna delil olamayacağı belirtilir. Âli İmran sûresi 7. âyette geçen ilim kavramının kapalı olduğu, bununla hangi ilmin kastedildiğinin tam olarak açık olmadığı belirtilir. Dolayısıyla buradaki ilim kelimesinin marifetullah anlamında kullanılma ihtimalinden dolayı âyetin iman konusuyla ilgili olduğu üzerinde durulur. Böylece âyette ifade edilen “ilimde rusuh sahibi” ifadesinin kapsamı genişletilmiş olur. Müteşabihin farklı derecelerde olabileceği belirtilir. Bir âyetin herhangi bir lafzının müteşabih olabileceği gibi, âyetin tamamının da müteşabih olabileceği üzerinde durulur. Aynı şekilde bir âyetin belli derecelerde müteşabih olacağı da belirtilir. Bu bağlamda Kurtubî’nin (öl. 671/1273) “Allah yerin ve göğün nurudur” âyetini tefsir etmesi kısmen müteşabih konusuna örnek olarak incelenir.
في هذا المقال ، يتم تقييم مفهوم المتشابه من حيث حدوده. يعتبر معنى مصطلح "متشابه" بشكل عام في سياق أن الله وحده يعرف المتشابه. لهذا السبب ، يتم التأكيد على أن المسائل التي تحتاج إلى تقييم في سياق المشكل القرآن لا يمكن تقييمها في نطاق المتشابه ، ويذكر أن هذه هي القضايا التي يمكن حلها بالافتراضات. هرتز. النبي عبد الله ب. يذكر أن وصية عباس (ت 68/687) "اللهم علمه التأويل" لا يمكن أن تكون دليلاً على أن بعض الناس سيعرفون عن المتشابه. يذكر أن مفهوم المعرفة في الآية السابعة من سورة علي عمران مغلق ، وليس من الواضح تمامًا ما هو العلم المقصود بهذا. لذلك ، نظرًا لإمكانية استخدام كلمة العلم بمعنى معرفة الله ، فقد تم التأكيد على أن الآية مرتبطة بموضوع الإيمان. وهكذا يتسع نطاق عبارة "صاحب الروح في العلم" الواردة في الآية. يذكر أن الشريك يمكن أن يكون من درجات مختلفة. يتم التأكيد على أنه مثلما يمكن أن تكون أي كلمة في الآية متشابه ، يمكن أن تكون الآية كلها متشابه. وبالمثل ، يذكر أن الآية تكون متشبعة بدرجات معينة. في هذا السياق ، تم تحليل تفسير قرطبي لآية "الله نور الأرض والسماء" (ت 671/1273) جزئيًا كمثال على قضية المطبعة.
In this article, the concept of mutashabih is evaluated in terms of its limits. The term meaning of the concept of mutashabih is generally considered in the context that only God knows the explanation of these verses. For this reason, it is emphasized that the points that should be evaluated within the context of Mushkilu’l-Qur'an shall not be evaluated within the scope of the mutashabih, and these are the points to be resolved by evidences. It is stated that the prophet's prayer to Ibn Abbas saying, "O Allah, teach him wisdom and the (correct) interpretation of the Book" cannot be an evidence that some people will know explanation of mutashabih verses. It is emphasized that the concept of knowledge in verse seven of Surat Al-Imran is ambiguous and it is not clear which knowledge is meant by. It is stated that the mutashabih may have different degrees. It is emphasized that while only one word of the verse can be mutashabih, the whole verse can be also mutashabih. In the same way, it is pointed out that there are different degrees in terms of the mutashabih of the verses. In this context, Kurtubî's interpretation of the verse “Allah is the Light of the heavens and the earth” is partly examined as an example of the subject of mutashabih
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Temmuz 2021 |
Gönderilme Tarihi | 29 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 8 Sayı: 16 |