Abstract
In the Middle Ages, two great powers, the Roman and Sâsâni empires, were in constant competition to dominate Anatolia, Syria, Iraq and Mesopotamia. Political competitions for the domination of the above mentioned regions later turned into military struggles. In the period of political rivalry and military struggles, commercial relations were also established, which are peaceful activities between countries.
Two small Arabian kingdoms, the Ghassanids and the Lâhmis, who were in the region where the struggles for the domination were taking place, were also involved in these struggles due to their positions. The Ghassanids, which were founded in Syria and were in the position of a buffer zones between these two empires, allied with the Romans, while the Lâhmis, which were founded in Iraq allied themselves with the Sassanids.
Since the wars that took place previously between the Sassanids and the Romans spread over a larger area and lasted for a long time, both empires were damaged militarily and economically. For this reason, they preferred contining their struggles for domination through the Ghassanids and the Lâhmis in order to prevent the border conflicts from turning into long and weary wars. However, even if this policy was implemented for a certain period of time, the military forces of the two empires came into play later on.
In accordance with the applied policies, the Ghassanids and Lâhmids frequently fought for the interests of the empires. However, the Sassanids and the Romans were also involved in these struggles upon one of the parties gaining dominion over the other one and the defeated kingdom began to expand its territory against its patron. This situation caused the start of long-lasting wars. Ghassanids and Lâhmis reached a more advanced level in the field of civilization compared to other Arab states due to their intense interactions with the Sassanids and Romans in the military, commercial and cultural fields.
Öz
Orta çağın iki önemli gücü olan Romalılar ile Sâsânilerin Anadolu, Suriye, Irak ve Mezopotamya’nın hâkimiyeti için sürekli rekabet halinde olması, toprak hâkimiyeti için yaşanan askeri mücadelenin ticari alana da yansımasına sebep olmuştur. Bölgede bulunan Arap krallıkları da konumları itibariyle bu mücadeleye dâhil olmuştur. İki imparatorluk arasında tampon devlet konumunda bulunan bu devletlerden Suriye’de kurulmuş olan Gassâniler Romalılar ile Irak’ta kurulmuş olan Lâhmiler ise Sâsâniler ile ittifak yapmıştır.
Sâsâniler ile Romalılar arasında meydana gelen savaşlar geniş bir alana yayıldığından ve uzun sürdüğünden gerek askeri gerekse ekonomik olarak her iki devleti de yıpratmaktaydı. Sınır çatışmalarının uzun süreli savaşlara dönüşmesinin önüne geçebilmek için mücadelelerini daha çok Gassâniler ile Lâhmiler üzerinden sürdürmüşlerdir.
Bu politika doğrultusunda Gassâniler ile Lâhmiler vasalı oldukları devletin çıkarları doğrultusunda sık sık karşı karşıya gelerek savaşmışlardır. Fakat taraflardan birinin üstünlük sağlaması ve yenilen devletin hamisi aleyhine topraklarını genişletmeye başlaması üzerine Sâsâniler ve Romalılar da bu mücadeleye dâhil olunca uzun süren savaşlar kaçınılmaz olmuştur. Gassâniler ile Lâhmiler, vasalı oldukları Sâsâniler ve Romalılar ile askeri, ticari ve kültürel alanda yoğun etkileşimde bulunmalarından kaynaklı olarak medeniyet alanında diğer Arap devletlerine nazaran daha ileri bir seviyeye ulaşmışlardır.
Öz
Orta çağın iki önemli gücü olan Romalılar ile Sâsânilerin Anadolu, Suriye, Irak ve Mezopotamya’nın hâkimiyeti için sürekli rekabet halinde olması, toprak hâkimiyeti için yaşanan askeri mücadelenin ticari alana da yansımasına sebep olmuştur. Bölgede bulunan Arap krallıkları da konumları itibariyle bu mücadeleye dâhil olmuştur. İki imparatorluk arasında tampon devlet konumunda bulunan bu devletlerden Suriye’de kurulmuş olan Gassâniler Romalılar ile Irak’ta kurulmuş olan Lâhmiler ise Sâsâniler ile ittifak yapmıştır.
Sâsâniler ile Romalılar arasında meydana gelen savaşlar geniş bir alana yayıldığından ve uzun sürdüğünden gerek askeri gerekse ekonomik olarak her iki devleti de yıpratmaktaydı. Sınır çatışmalarının uzun süreli savaşlara dönüşmesinin önüne geçebilmek için mücadelelerini daha çok Gassâniler ile Lâhmiler üzerinden sürdürmüşlerdir.
Bu politika doğrultusunda Gassâniler ile Lâhmiler vasalı oldukları devletin çıkarları doğrultusunda sık sık karşı karşıya gelerek savaşmışlardır. Fakat taraflardan birinin üstünlük sağlaması ve yenilen devletin hamisi aleyhine topraklarını genişletmeye başlaması üzerine Sâsâniler ve Romalılar da bu mücadeleye dâhil olunca uzun süren savaşlar kaçınılmaz olmuştur. Gassâniler ile Lâhmiler, vasalı oldukları Sâsâniler ve Romalılar ile askeri, ticari ve kültürel alanda yoğun etkileşimde bulunmalarından kaynaklı olarak medeniyet alanında diğer Arap devletlerine nazaran daha ileri bir seviyeye ulaşmışlardır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Temmuz 2021 |
Gönderilme Tarihi | 31 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 8 Sayı: 16 |