Abortus is the most common complication of pregnancy. Recurrent pregnancy lost is the termination of the sequential termination of at least two or more pregnancies before the week 20. Early fetal lost consists of abortus before 12th week of gestation. The ones between 12–20 weeks is called late abortus. It is a threatening state that effects 5% of the woman who wants to give birth and 1% of infertile ones. In half of the cases even after a detailed examination, the etiology can not be found. It is a disappointing situation for both the patient and clinician. Treatment and diagnosis of recurrent pregnancy lost is one of the challenging topics of the obstetric. Today, it can be prevented to a certain extent by the usage of diagnostic and interventional studies, some biochemical markers and medical, surgical and/or observational approaches. The etiology of recurrent pregnancy lost is parental and fetal chromosomal anomalies, antiphosholipid syndrome, structural uterine anomalies, some thrombophilia, autoimmune diseases and endocrinopathies. In this study, it is aimed to revise the etiology, current treatment and evaluation of a couple with recurrent pregnancy lost in the light of literature.
Abortus gebeliğin en sık rastlanan komplikasyonudur. Tekrarlayan gebelik kayıpları (TGK), birbirini izleyen en az iki ya da daha fazla gebeliğin 20. gebelik haftasından önce sonlanmasıdır. Erken gebelik kayıpları 12. gebelik haftasından önce meydana gelen abortusları kapsamaktadır. 12.–20. gebelik haftaları arasında olan abortuslar ise geç abortus olarak adlandırılmaktadır. Tekrarlayan gebelik kayıpları çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin %5’ini, fertil kadınların ise %1’ini etkileyen endişe verici bir durumdur. Tekrarlayan erken gebelik kayıplarında detaylı bir tarama sonrasında bile olguların yaklaşık yarısında açıklayıcı bir neden bulunamamaktadır. Hem çiftler hem de klinisyen için ümit kırıcı olan bu durumun tanı ve tedavisi üremeyle ilgilenen tıp dallarının en güç konularından birini oluşturmaktadır. Günümüzde tanısal ve girişimsel işlemlerin kullanımının yaygınlaşması, bazı biyokimyasal belirteçlerin kullanılabilmesi tıbbi, cerrahi tedavi ve veya gözlem uygulanmasıyla tekrarlayan erken gebelik kayıplarında etyolojinin tespit edilmesi ve tedavisi belli bir oranda önlenebilmektedir. Tekrarlayan gebelik kaybı etyolojisi ile ilgili olarak bilinenler parental ve fetal kromozom anomalileri, yapısal uterin anomaliler, antifosfolipid sendrom (APS), bazı trombofililer, otoimmün hastalıklar bazı endokrinopatilerdir. Bu çalışmada TGK’lı olguların değerlendirmesi, etyolojik faktörlerin ortaya konulması ve etkinliği kanıtlanmış güncel tedavi metodlarınının literatür bilgileri ışığında gözden geçirilmesi lanmıştır.
Other ID | JA46BD38DC |
---|---|
Journal Section | Collection |
Authors | |
Publication Date | July 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Yıl: 2016 Sayı: 2 |