Avrasya’nın merkezinde yer alan Karadeniz, Batı ve Rusya arasındaki sınır hattını oluşturmaktadır. Soğuk Savaş döneminde
çatışmalardan uzak olan sınır, Soğuk Savaş’tan sonra sorun hattına dönüşmüştür. Sorunun özü, NATO'nun
doğuya genişlemesi ve Rusya’nın buna gösterdiği tepkidir. Karadeniz’in Batı kapsama alanına girme olasılığı
Rusya’nın tutumunda önemli değişikliğe neden olmuştur. NATO’nun Gürcistan ve Ukrayna’yı üye olarak kabul etme
olasılığını gündeme almasından itibaren Rusya’nın Ağustos 2008’de Gürcistan’a, Mart 2014’te Ukrayna’ya müdahalesi
ve Kırım’ı ilhak etmesi, Karadeniz’in Batı’nın kontrolü altına girme olasılığına karşı tepkileridir. Rusya’nın 24
Şubat 2022’de başlattığı Ukrayna’yı işgali de, daha önceki adımların devamı olarak yorumlanabilir. Rusya’nın işgal
kararının altında, Batı’nın Doğu Avrupa’dan sonra Karadeniz’de de söz sahibi olma niyetine karşı kararlı tepki göstermesi
yatmaktadır. Aslında Rusya’nın Batı’nın Karadeniz’deki varlığını kabul etmesi, güvenliği için kontrolü altında
olması gereken yakın çevresindeki bağın koparılmasına razı olması demektir. Rusya’nın güvenliğini sağlama inisiyatifinin
kaybolmasıyla sonuçlanacak böyle bir durumu kabul etmesi mümkün değildir. Bu nedenle Batı’yı bölge dışında
tutma esasına dayanan Rusya’nın Karadeniz Politikası, bölgeye yönelik güvenlik, siyasi ve ekonomik çıkarlarını
gerçekleştirmesini sağlayacak bileşenler üzerine inşa edilmiştir. Dolayısıyla bu çalışmanın amacı, Rusya’nın uygulamaya
koyduğu Karadeniz politikasının temel esaslarının ortaya konulması, bunun Karadeniz ve geniş havzası için
doğuracağı sonuç ve etkilerin tespit edilmesidir.
Bu çalışma, 14-16 Eylül 2022 tarihleri arasında gerçekleştirilen “V. Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Kongresi” nde sunulan “Ukrayna İşgali Bağlamında Rusya’nın Karadeniz Politikası” adlı bildirinin genişletilmiş halidir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |