Altın Orda Devleti, XIII. ve XVI. yüzyıllar arasında Deşt-i Kıpçak sahasında hâkimiyet sürerek askeri, siyasi ve ticari politikasıyla bu coğrafyada otoriter güç olur. Batu Han, Altın Orda Devleti’ni kurarak Kıpçak, Bulgar, Rus ve Alman gibi pek çok halkı egemenliği altına alır. O, Moğol geleneklerini terk etmeden, devletin bekası için bir düzen oluşturur. Batu’dan sonra Altın Orda tahtına geçen Berke Han, mevcut düzeni koruyarak hanlığın hâkimiyet sahasını daha da genişletir. Ayrıca Altın Orda’nın ilk Müslüman hanı olan Berke, İslam’ın ışığıyla Deşt-i Kıpçak’ı aydınlatır. Canibek Han yüce gönlü ve kudreti sayesinde Tebriz halkını Melik Eşref’in zulmünden kurtararak burada sükûneti sağlar. Toktamış Han’ın şanssızlığı ise Timur ile karşı karşıya gelmesidir. Toktamış ve Timur arasında uzun yıllar süren savaşlar Toktamış’ın aldığı mağlubiyetlerle sonlanır. Timur, Altın Orda topraklarını yakıp yıkar. Böylece Altın Orda’nın yıkılış süreci başlar. Timur’un gazabından kurtulmayı başaran Tatarlar, Osmanlı sultanı Yıldırım Bayezid’in himayesinde Filibe’ye yerleşir. Bir dönem Altın Orda hanları, Türkiye Selçuklu sultanlarını himaye ederken şimdi süreç tersine döner. Bir tarafta çöküş sürecine giren Altın Orda, öte yanda büyüyerek güçlenen Osmanlı Devleti var-dır. Ne yazık ki, iki devlet arasında siyasi, ekonomik ve sosyo-kültürel ilişkiler tam olarak kurulamaz. Bu yüzden erken dönem Osmanlı tarih yazıcılarının eserlerinde Altın Orda Devleti’ni anlatan bilgiler sınırlı kalır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Kurumları ve Medeniyeti (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Ocak 2024 |
Gönderilme Tarihi | 18 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 27 Kasım 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 20 Sayı: 80 |