İslam dini birey olarak her Müslüman’ın davranışlarını değiştirerek temiz bir
toplum oluşturmayı hedefler. Son nebi olarak Peygamber (ASM) Kur’an’ın
vahyi vasıtasıyla insanlık için en iyi ahlakı gerçekleştirmek için gönderildiği-ni tasdik etmiştir. O’ndan sonra müceddid ve muslih denilen pek çok salih
kimse gelmiş ve İslam’ın ruhunu canlandırmış ve toplumun ahlaki tamirini
sağlamışlardır. Bu müceddidler İslam aleminin farklı kısımlarında ilk asırlardan
günümüze ortaya çıkmıştır. 19. yüzyılda Hausaland olarak bilinen Afrika kıta-sının bir kısmı, toplumun ıslahı için pek çok risaleler yazan Şeyh Osman İbn
Fodiyo’nun tecdid faaliyetlerine mazhar olmuştur. Bu risaleler arasında Nurul
Bab vardır. 20. yüzyılda Avrupa’nın bir yerinde, Türkiye’de Bediüzzaman Said
Nursi olarak bilinen bir salih zat ortaya çıkmış ve yine toplumun ıslahı için pek
çok neşriyatı içinde Hutbe-i Şamiye’yi yazmıştır. Bu makale bu iki müceddidin
kendi toplumlarının ahlakı üzerine iman ve ilim temelli çabalarının dikkatli bir
incelemesini yapmayı amaçlamaktadır. Çalışmadaki bu iki risale ahlak dersle-riyle yakından alakalı görünmektedir. Bu nedenle bu iki büyük şahsın ahlaki
dersleri açısından bir değerlendirmesi amacıyla seçilmişlerdir. Araştırmacılar
araştırmanın amacı için eleştirel analiz yöntemleri kullanacaklardır.
The religion of Islam aims at reforming the behaviour of every Muslim indi-vidual so as to provide a sanitized society. The Prophet (S.A.W) as the final
messenger confirmed that he was sent to accomplish the best of morality to
humanity through the Qur’anic revelation. After him come many righteous
people in the name of revivalists/reformers who revive the spirit of Islam and
ensure the moral rehabilitation of the society. Such revivalists appeared in dif-ferent parts of the Muslim world from the earliest centuries to date. In the
19th Century, a part of Africa Continent known as Hausaland witnessed the
revivalist activities of Shaykh Uthman Ibn Fodiyo who wrote many treatises in
a bid to reform the society. Among these treatises are Nur al-Bab. And in the
20th Century there appeared a righteous person in one part of Europe, Turkey
in particular, known as Badiuzzaman Said Nursi who among numerous of his
publications wrote “The Damascus Sermon” also in a bid to reform the society.
This paper intends to make a careful assessment of the efforts made by these
two revivalists on the morality of their respective societies based on faith and
knowledge. The two treatises under study appear to be closely related in the te-achings of morality. This is why they are selected for a review to bring out ideas
of these great men in relation to their moral teachings. The researchers would
adopt critical analytical methods to meet the goals of the research.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Hakemli Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 7 Ekim 2018 |
Gönderilme Tarihi | 10 Ağustos 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 5 |
Katre Uluslararası İnsan Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-Gayri Ticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
https://dergipark.org.tr/tr/pub/katre
E-mail: katre@iikv.org