Yılan, bazı doğal özelliklerinden dolayı insanlar tarafından en eski dönemlerden itibaren gizemli bir canlı olarak tahayyül edilmiştir. Uzun süre yaşaması, derisini yenilemesi, sürünerek hızlı bir şekilde hareket etmesi gibi özellikler onu mitolojinin ve sanatın önemli unsurlarından biri haline getirmiştir. Bundan dolayı eski doğu, eski batı düşüncesinde ve sanat anlayışında geniş bir yere sahip olmuştur. Derisini değiştirmesi sebebiyle ölümsüzlüğün ve gençliğin sembolü olarak görülmüş, kuyruğunu yutar vaziyette sonsuzluk sembolü, bir asaya ya da hayat ağacına sarılı olarak sağlık ve hayat sembolü olarak tasvir edilmiştir. Dolayısıyla yılana bolluk, doğurganlık, sağlık, ebedi gençlik, hayat, ölüm, ölümsüzlük, sonsuzluk, korku, gizem ve sinsilik gibi birbirinden farklı anlamlar yüklenmiştir. Bu özelliklerinden dolayı Eskiçağ dünyasında yılana kutsallık atfedilmiş, saygı gösterilmiştir. Bunun yanında toprakaltı ile olan irtibatı nedeniyle insan düşüncesinde korkulan bir hayvan da olmuştur. Bütün bunlardan dolayı dinsel, mitolojik ve sanatsal anlamda pekçok yerde işlenmiştir. Bu çalışmada Eski Yunan, Anadolu, Mezopotamya ve Mısır toplumlarının mitolojisinde ve sanatında yılan figürünün taşıdığı başlıca anlamlar ele alınmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eski Anadolu Tarihi, Eskiçağ Tarihi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 8 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 5 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 34 |