Bilincin öznel doğası, bilincin bilimsel olarak araştırılmasında önemli bir zorluk teşkil etmektedir. Bu sorunun üstesinden gelmek için çeşitli metodolojiler geliştirilmiştir. Bu bağlamda, heterofenomenoloji ve nörofenomenoloji, bilincin öznel doğasını araştırmak için dikkate değer yöntemler sunan iki rakip metodoloji olarak ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada, söz konusu metodolojileri eleştirel bir bakış açısıyla incelemekte ve bu incelemeye dayanarak nörofenomenolojinin bilincin öznel doğasını araştırmak için yetkin bir metodoloji olduğunu savunmaktadır. Buna karşılık, heterofenomenoloji, içerdiği tutarsızlıklar nedeniyle bilincin öznel doğasını incelemek için uygun bir metodoloji olmadığı ve yetersiz kaldığı iddia edilmektedir.
Francesco Varela, Daniel Dennett Heterofenomenoloji Nörofenomenoloji Birinci Şahıs Deneyimi Fenomenoloji.
The subjective nature of consciousness poses a significant challenge to the scientific study of consciousness. Various methodologies have been developed to overcome this problem. In this context, heterophenomenology and neurophenomenology emerge as two competing methodologies that offer remarkable methods for investigating the subjective nature of consciousness. This paper critically analyses these methodologies and, based on this analysis, argues that neurophenomenology is a competent methodology for investigating the subjective nature of consciousness. In contrast, heterophenomenology is argued to be inadequate and not a suitable methodology to investigate the subjective nature of consciousness due to its inconsistencies.
Francesco Varela Daniel Dennett Heterophenomenology Neurophenomenology First Person Experience Phenomenology
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sistematik Felsefe (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Eylül 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2023 |
Gönderilme Tarihi | 31 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 22 Sayı: 2 |
e-ISSN: 2645-8950