ÖZ
Türkçe, bugün Atlas Okyanusu’ndan Japon Denizi’ne
kadar yaklaşık 12 milyon kilometre karelik bir alanda 220 milyon nüfusun
konuştuğu, yüze yakın ülkede öğretiminin yapıldığı, kökleri tarihin en eski
dönemlerine kadar uzanan, 600 bini aşkın söz varlığına sahip bir dünya dilidir.
Türkçenin bu kadar yaygın olmasının ve akabinde diğer dilleri etkilemesinin
arka plânında, bu dilin güçlü siyasî yönetim dili olması, zengin fonetik yapısı
ve edebî gücü yatmaktadır. Slav dilleriyle Türk dilleri ilişkileri M.S. birinci
yüzyılda başlamıştır. Bilim adamları bu ilişkileri birçok tarihsel devrelere
göre sınıflandırmaktadır. İlk devir tahminen І-VІІІ yy. Doğu Avrupa yörelerinde yaşayan Slavlar ile Hun
boyları arasında yer alan Avarlar, Hazarlar ve Edil Nehri havzasında yaşayan
Bulgarlar arasında olan ekonomik ilişkilerdir. Bu devirde Slav dillerine
Türkçeden genellikle kişi adları, yer ve su (nehir) adları geçmiştir. İkinci
devir ІХ-ХІІ yy.
arasıdır. Kyev Devletinin ortaya çıkmasıyla Slav taifeleri ilk önce
Peçeneklerle, Uzlarla, Torklarla, Berendilerle ilişki kurarak daha sonraki Oğuz
ve Kıpçak taifeleriyle olan ilişkilerinin zeminin hazırlamıştır. Bazı
Türkologlara göre bu devirdeki Türkçe alıntı kelimeler Kıpçakçadır. Hiç şüphesiz Ruslarla
Türkler arasındaki ilişkiler de çok eski dönemlerden günümüze kadar süregelmiştir.
Uzun yıllar aynı coğrafyada yaşayan, bazı dönemlerde mücadele içerisinde olan
iki milletin, sözü edilen süreç içerisinde kültürel etkileşim içerisine
girdiğine de şahit olmaktayız. Rusçadaki Türkçe kelimeler Rus literatüründe
“Türkizm” olarak adlandırılmaktadır. Bu çalışmada önce Rusçadaki Türkçe
kelimelerle ilgili Rus bilim adamlarının yaptıkları çalışmalar sıralanacak,
ardından da Rusçanın evcil hayvan söz varlığında Türkçenin izleri gözler önüne
serilmeye çalışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 14 Eylül 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |