Osmanlı Devleti kamu güvenliğini sağlamak amacıyla çeşitli tedbirler
almıştır. Bunlardan birisi de sürgün yöntemidir. Bu yöntemin Trabzon’daki
uygulaması üç şekilde incelenebilir. Birincisi, fetih sonrası buradaki
gayrimüslim nüfusun bir kısmı başta İstanbul olmak üzere ülkenin değişik
yerlerine gönderilirken, Orta Karadeniz bölgesinden buraya Türk nüfus sevk ve
iskân edilmiştir. İkincisi, Birinci Dünya Savaşı döneminde, cephe ve cephe
gerisinde kamu güvenliğini bozan ve bozacağı düşünülen kişiler başka yerlere gönderilmiştir.
Üçüncüsü, 1461-1920 yılları arası yasalara aykırı davrananların sürgün cezasına
çarptırılmasıdır. Bu makalede, bu durum belgelere dayalı olarak incelenecektir
The Ottoman Empire used “exile” as a
means of punishment among the precautions to achieve public security. The
imposition of this kind of restriction can be examined in three ways. Firstly,
after the conquest a part of the non-Muslim population in Trabzon was sent to
different parts of the country, especially Istanbul, while the Turkish
population from the Central Black Sea region has been dispatched and settled in
Trabzon. Secondly, during World War I, people who disrupt or are thought to
disrupt public security across the locations at the frontal region or at the
background were sent to other places. Thirdly, between 1461 and 1920, those who
violated the law were banished. In this article, the issue of exile and
banishment as a legal restriction was examined with reference to documents.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Mart 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 13 Sayı: 26 |