Kronik bel ağrısı baş ağrısından sonra ikinci sırada en sık görülen nörolojik bir sorundur. 45 yaşından daha genç breylerde aktivite kısıtlamasının en sık nedenidir. Genellikle, kronik bel ağrısı daha çok omurganın travmatik, dejeneratif ve malign hastalıklar sonucu gelişir. Travmatik ya da omurganın dejeneratif durumları kronik bel ağrısı en sık görülen nedenleri olmakla birliklte bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans(MR) değerlendirmelerinde disk protrüzyonu ve hernisi, siyatik nedenlere de rastlanmaktadır. Bel ağrısının tahmini yıllık görülme sıklığı ABD'de %5-20 ve Avrupa'da ise 25-45% dır. Ağrı tipine göre diskojenik, radiküler, sakroiliak, kas ve faset eklem ağrısı olarak sınıflandırılır. Epidemiyolojik olarak risk faktörleri arasında sigara, morbid obezite, özellikle öne eğilme ve bükülme pozisyonları, tekrarlayan ağır kaldırma sayılabilir. Kronik bel ağrısında, akut alevlenmelerde trisiklik antidepresanlar, antikonvülzan ilaçlarla paroksismal veya nöropatik ağrı azaltıbilir. Kalsiyum kanal blokerleri ve alfa-adrenerjik antagonistler kompleks bölgesel ağrı sendromu ile ilişkili olduğu bel ağrısı tedavisinde yararlıdır. Acetaminofen, nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar, opioidler kronik ağrıda fonksiyon ve hareketliliği sağlamak için kullanılabilir
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler-Araştırma Yazıları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 Cilt: 11 Sayı: 1 |