OBJECTIVE: The present study aims to investigate the prolidase activity, total oxidant status (TOS) and total anti-oxidant status (TAS) in women who have been diagnosed with benign, pre-malignant and malignant endometrial pathologies.
MATERIAL AND METHODS: Ninety women who underwent endometrial biopsy due to abnormal uterine bleeding were divided into three groups according to their histopathological findings: Benign endometrial pathology (n=65), endometrial hyperplasia (n=12) and endometrial cancer (n=13). These groups were compared with respect to oxidative stress markers and prolidase activity in serum and endometrial tissue.
RESULTS: When compared to the benign endometrial pathology group, the endometrium cancer group had significantly higher age, shorter height and higher incidences of menopause and positive family history for gynecological malignancy (p=0.001, p=0.023, p=0.001 and p=0.001). When compared to the benign endometrial pathology group, tissue prolidase activity was significantly higher in the endometrium hyperplasia and endometrium cancer groups (p=0.001 for both). However, tissue prolidase activity was statistically similar in the endometrial hyperplasia and endometrial cancer groups (p=0.166). All study groups had statistically similar serum prolidase activity, serum and tissue TOS, serum and tissue TAS, tissue malondialdehyde and glutathione values.
CONCLUSIONS: Prolidase activity in endometrial tissue has enhanced in pre-malignant and malignant endometrial lesions when compared to benign endometrial lesions. The assessment of prolidase activity in endometrial tissue might help to distinguish pre-malignant and malignant lesions in case histopathological characteristics are insufficient for the differentiation of endometrial lesions.
Biopsy Endometrium cancer Hhyperplasia Oxidative stress Prolidase activity
AMAÇ: Bu çalışmada benign, pre-malign ve malign endometrial patolojiler tanısı konan kadınlarda prolidaz aktivitesi, toplam oksidan durumu (TOS) ve toplam antioksidan durumu (TAS) araştırıldı.
GEREÇ VE YÖNTEM: Anormal uterin kanama nedeniyle endometriyal biyopsi yapılan doksan kadın histopatolojik bulgularına göre üç gruba ayrıldı: Benign endometrial patoloji (n=65), endometrial hiperplazi (n=12) ve endometrial kanser (n=13). Bu gruplar, serum ve endometriyal dokudaki oksidatif stres belirteçleri ve prolidaz aktivitesi açısından karşılaştırıldı.
BULGULAR: Benign endometrial patoloji grubu ile karşılaştırıldığında, endometrium kanserli grup anlamlı olarak daha yüksek yaş, daha kısa boy ve menopoz insidansı ve jinekolojik malignite açısından pozitif aile öyküsüne sahipti (p=0,001, p=0,023, p=0,001 ve p=0,001). Benign endometrial patoloji grubu ile karşılaştırıldığında, endometrium hiperplazisi ve endometrium kanseri gruplarında doku prolidaz aktivitesi anlamlı olarak daha yüksekti (her ikisi için p=0,001). Ancak doku prolidaz aktivitesi, endometriyal hiperplazi ve endometriyal kanser gruplarında istatistiksel olarak benzerdi (p=0,166). Tüm çalışma grupları istatistiksel olarak benzer serum prolidaz aktivitesi, serum ve doku TOS, serum ve doku TAS, doku malondialdehit ve glutatyon değerlerine sahipti.
SONUÇ: Endometriyal dokudaki prolidaz aktivitesi, benign endometrial lezyonlarla karşılaştırıldığında, pre-malign ve malign endometriyal lezyonlarda artmıştır. Endometriyal dokudaki prolidaz aktivitesinin değerlendirilmesi, histopatolojik özelliklerin endometriyal lezyonların ayırt edilmesi için yetersiz olması durumunda malign öncesi ve malign lezyonları ayırt etmeye yardımcı olabilir.
Biyopsi Endometrium kanseri Hiperplazi Oksidatif stres Prolidaz aktivitesi
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Makaleler-Araştırma Yazıları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Nisan 2023 |
Kabul Tarihi | 22 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 24 Sayı: 2 |