Dârülelhân, Osmanlı Devleti’nde, Avrupa’daki örnekleri temel alınarak kurulmuş, millî nitelikteki ilk mûsikî konservatuvarıdır. Okulun kurulduğu yıllarda Jeune Türk muhalefeti, İttihad ve Terakki Fırkası üzerinden iktidardadır ve Birinci Dünya Savaşı bütün yıkıcılığıyla devam etmektedir. Jeune Türk zihniyeti, Osmanlı dünyasını Avrupa medeniyetine dahil etmeyi amaçlayan radikal bir transformasyon hareketine dayanmaktaydı. Garpçılık cereyanı içinde gerçekleştirilmesi hedeflenen bu büyük dönüşüme taraftar olanların, takip ettikleri siyaset bakımından biri küllî, diğeri ise kısmî olmak üzere iki ana eğilim sergiledikleri görülür. Küllî Garplılaşmacılar, Avrupa medeniyetini bir bütün olarak görüyor ve Garplılaşmanın seçici bir tutumla gerçekleşmesinin imkânsız olduğunu savunuyorlardı. Buna karşılık kısmî Garplılaşmacılar ise seçici bir anlayışla Batıdan sadece bilim ve teknoloji alınmasını yeterli görüyor ve mevcut kültürel özelliklerin dönüştürülmesine karşı çıkıyorlardı. Bu makalede, 1914-1926 yılları arasında kaleme alınmış ve Dârülelhân’ın yapılandırılması süreciyle bağlantılı olan dört resmî metin, söylem ve ideoloji bakımlarından bir çözümlemeye tabi tutulmaktadır. Özellikle vazife ve amaçlara odaklanan bu karşılaştırmalı çözümleme, ideolojik ve söylemsel açıdan belirtilen yıllarda ‘tedrici’ bir dönüşüm yaşandığını açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Sonuçta açıkça belirlenmiştir ki ‘kısmî’ Garplılaşma söylemiyle başlayan süreç, hızlı bir dönüşümle, küllî Garplılaşmacıların hedeflerine uygun bir hale getirilmiştir. Böylece Şark/Osmanlı/Türk mûsikîsini muhafaza ve ihya etmeyle başlayan söylem, bu mûsikînin, Avrupa müziğine özgü araç ve yöntemlerle, önce radikal bir ‘tekâmül’ programına tabi tutulması ve ardından da konservatuvar eğitiminden tamamen yasaklanmasıyla sonuçlanmıştır.
Dârülelhân (‘The House of Sounds/Melodies’) was the first national music conservatory of the Ottoman Empire founded on the basis of European examples. During its founding years, the Jeune (Young) Turk opposition was in power over the Union and Progress Party, and the devastation of the First World War was under way. The Young Turk ideology was based on a radical transformation movement aimed at incorporating European civilization into the Ottoman world. We observed that supporters of this great transformation to Westernization display two main tendencies in terms of the politics they follow: one is total and the other is partial. Fans of total Westernization viewed European civilization as a whole and argued that it was impossible for Westernization to take place with a selective attitude. On the other hand, defenders of partial Westernization considered it enough to take only science and technology from the West while opposing the transformation of existing cultural characteristics. This article provides a comparative analysis for four official texts about the process of structuring Dârülelhân penned between 1914 and 1926 from the perspectives of content, discourse, and ideology. Specifically focused on tasks and objectives, this analysis shows that a ‘gradual’ transformation during time period mentioned in ideological and discursive terms. As a result, the process that began with the discourse of partial Westernization was rapidly adapted to the goals of the total Westernizationists. In other words, the discourse that began with the goal of preserving and reviving Oriental/Ottoman/Turkish music resulted in first subjecting this music to a radical ‘evolution’ program using means and methods peculiar to European music, and then completely banning it from conservatory education.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Özgün Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 30 Ekim 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 5 Sayı: 1 |