Halkbiliminin geçiş dönemlerinden biri olan ölüm hayatın en önemli gerçeklerinden biridir. Türk halk kültüründe geçmişten bugüne uzanan süreçte pek çok inanış ve uygulamanın ölüm olgusu etrafında şekillendiği görülmektedir. Özellikle ölümden kaçınmayla ilgili uygulamaların daha yoğun olduğu anlaşılmaktadır. Sözlü ve yazılı kültür ortamlarındaki ölüm ile ilgili uygulamaları içeren pek çok çalışma yapılmıştır. Bu çalışmalarda Türklerdeki ölüm gelenekleri farklı açılardan ele alınmıştır. Türk milletinin kendi öz değerlerini ve geleneklerini ortaya koyan uygulamalar diğer geleneklerde olduğu gibi ölüm ile ilgili geleneklerde de yoğunlaşmıştır. Türk halk edebiyatına ait anlatmalık ve söylemelik türlerde ölüm konusu yer almaktadır. Söylemelik türlerden biri olan ninnilerdeki ölüm algısı ise bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Bu çalışmayla ninnilerdeki ölüm algısının ele alınış ve işleniş biçiminin tespit edilmesi amaçlanmaktadır. Çalışma kapsamında ninnilerde ölüm konusunun ele alındığı örnekler belirlenmiştir. Kaynakçada ayrıntılı bilgilerine yer verilen Amil Çelebioğlu (1995), Erman Artun (1998), Emine Uğurlu (2012) gibi araştırmacılara ait çalışmalardaki ninni metinleri incelenerek ölüm konulu olanlar tespit edilmiştir. Yapılan çalışma sonucunda ninnilerdeki ölüm konusunun genellikle anneye ait söylemle dile getirildiği anlaşılmıştır. Ölüm konulu ninnilerin çoğunlukla annenin, babanın veya bebeğin ölümü üzerine söylendiği anlaşılmıştır.
Death is the one of the most important facts of life. It has seen that many beliefs and practices in Turkish folk culture, from past to present, have been shaped around the phenomenon of death. It is understood that practices related to avoiding death are especially intense. Many studies have been conducted on death related practices in oral and written cultural environments. In these studies, Turkish death traditions are discussed from different perspectives. Practices that reveal the Turkish nation’s own values and traditions are concentrated in traditions related to death, as in other traditions. The subject of death is also included in narrative genres of Turkish folk literature. The perception of death in lullabies, one of the narrative genres, is the subject of this study. This study aims to determine the way the perception of death is handled and processed. Within the scope of the study, examples where the issue of death was discussed were identified. By examining the lullaby text, in the works of researchers such as Amil Çelebioğlu (1995), Erman Artun (1998), Emine Uğurlu (2012), whose detailed iformation is included in the bibliography, those with a death theme were identified. The lullabies in question were evaluated thematically. According to the study, it has been understood that the subject of death is generally expressed in maternal discourse and lullabies are often sung about the death of mother, father or baby.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Halk Edebiyatı |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Şubat 2024 |
Gönderilme Tarihi | 30 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 22 Ocak 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 14 |