Sinema ve televizyon dizileri, insanoğlunu ilgilendiren çeşitli konuları kapsaması nedeniyle ilk icadından itibaren hemen tüm toplumların bir nevi aynası olarak işlev görmektedir. Televizyon dizilerindeki sinematik düşünceler, deneyimler, dijital ve görsel imgeler, herhangi bir toplulukta gerçekleşen neredeyse tüm dönüşümlere eşlik eder. Ancak, kitle iletişim araçları ve medyadaki dijital araçlar önemli ölçüde ve kökten değişse de, toplumsal cinsiyet rolleri veya kadınlara ilişkin kalıp yargılar gibi bazı konular olumlu yönde değişmemiştir. Öyle ki, dijital medya çağında, kadınların erkek tasvirine kıyasla daha geri planda olarak tasvir edildiği görülebilmektedir. Bu bağlamda, bu çalışmanın temel amacı, bu konuyu vurgulamak ve dijital medya çağının değişmesinde cinsiyet ayrımını ve değişmeyen kadın rollerini vurgulamaktır. Bu amaç doğrultusunda Netflix'in ünlü dizisi Lucifer, Femme Fatale karakteri açısından betimsel analiz yardımıyla incelenmiş ve Lucifer'de kadın figürlerinin aşağılanmış ve şeytani olarak tasvir edildiği görülmüştür. Buradan hareketle, değişen dijital film ve yayıncılık eğilimlerinin, sinema dünyasında kadının temsili üzerinde kayda değer bir etkisinin olmadığını söylemek mümkündür.
Cinema and television series have been functioning as a sort of mirror of almost all societies since their first invention on the ground that they cover various topics concerning human beings. Cinematic thoughts, experiences, and digital and visual images in Television series accompany nearly all transformations which have taken place in any community. However, some issues such as gender roles or stereotypes related to women have not changed positively even though mass media and digital tools in media have been altering considerably and radically. In the digital media era, it is still crystal clear that women have been portrayed as inferior compared to man depiction. In this context, the main aim of this study is to accentuate this issue and emphasize the gender gap and changeless woman roles in changing the digital media age. In line with this purpose, the well-known Netflix series Lucifer has been studied in terms of the notorious character femme fatale with the help of descriptive analysis and it has been seen that woman figures have been depicted as derogatory and diabolic in Lucifer. Thence, it is possible to allege that shifting digital movie and broadcasting trends do not have a noteworthy effect on the representation of women in the cinematic universe.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Kasım 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2023 |
Gönderilme Tarihi | 4 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 6 Sayı: 2 |
Dergide yayımlanan tüm çalışmalar, kamu ve tüzel kişilerce, gerekli atıflar verilmek koşuluyla kullanıma açık olup dergide yayımlanmış çalışmaların tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.