Bid’at, explained the superstition, or the concepts of faith; The fabricated beliefs, which are often not true of faith in matters related to faith, constitute a violation of their religious principles, and cause religion to decay and move society away from the original religion, could spread comfortably among the vast and uninformed masses of people. These fitting news and beliefs that are common today, the Ottoman intellectual did not remain unresponsive, knowledgeable, diligent religious also scholars who strive to adhere to the original religion of their belongings have written various works to follow these beliefs. It has written as a manzum that easily memorized by the public and spread from language to language in society. In these works, the beliefs that the contractor considers significant and pose a danger discussed one by one. By proving the mistake, the reader has equipped with the correct information. The text that is the subject of the declaration boil with raged of an intellectual who is likely to be a clergyman named Süleyman who lived in the 17-18th century, as understood from the information given by the author at the end of the work. Under sixty headings, superstitious beliefs about the principles of religion and the way of living in everyday life have been discussed, their inaccuracy has been revealed. The text, which also contains the defects of the vest, is far from a literary text because the primary purpose is to provide information. The text, which often repeats the same sentences, used a simple language that ordinary people could easily understand.
Bid’at, hurâfe ya da bâtıl inanç kavramlarıyla karşılanan; çoğunlukla inanç alanına mahsus konularda inancın aslında olmayan, itikadî esaslara aykırılık teşkil eden ve dinin yozlaşıp toplumun dinin aslından uzaklaşmasına sebep olan uydurma inançlar, geniş ve bilgisiz halk yığınları arasında rahatça yayılma özelliğine sahiptir. Günümüzde de sıkça görülen bu uydurma haber ve inançlara Osmanlı aydını tepkisiz kalmamış, mensup olunan dinin aslına bağlı kalınması için çaba gösteren bilgili ve gayretli din ve ilim adamları bu bâtıl inanışları izâle edebilmek için çeşitli eserler kaleme almışlardır. Halk tarafından kolayca ezberlenip toplumda dilden dile yayılabilmesi için manzum olarak kaleme alınan bu eserlerde müellifin önemli gördüğü ve tehlike arz ettiğini düşündüğü bâtıl inanışlar tek tek ele alınıp yanlışlığı ispatlanarak okuyucu doğru bilgiyle donatılmaya çalışılmıştır. Makaleye konu olan metin de eserin sonunda müellif tarafından verilen bilgilerden anlaşıldığı kadarıyla 17-18. yüzyılda yaşamış Süleyman adlı bir din adamı olması kuvvetle muhtemel bir aydının batıl inanışlar karşısındaki feveranını içermektedir. Altmış başlık altında, dinin akâid denilen inanç esaslarına ve çoğunlukla da günlük hayattaki yaşanış biçimine ilişkin batıl inanışlar ele alınmış ve bunların yanlışlığı ortaya konmuştur. Eser, bilgi vermek amacıyla yazıldığı için edebî kaygılar güdülmemiş, bunun neticesinde vezin kusurlarının ve tekrar eden ifadelerin sıkça görüldüğü bir metin ortaya çıkmış; metinde sıradan halk kesiminin kolayca anlayabileceği sade bir dil kullanılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat, Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Eylül 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |