Mitler dünya halkları tarafından oluşturulan ölümlü, kırılgan insanoğlunun dünya görüşü, kültürel kodların evrensel anlatılarıdır. Medeniyetleri ve ulusları kültürel açıdan tanıma noktasında önemli bir rehber olan mitler, içerisinde yaratıldığı toplumlar için bir eğitim modeli şeklidir. Mitlerin işlevi zihinleri meşgul eden sorunları çözerek insanların anlama, kavrama ve bilme ihtiyaçlarını doyuma ulaştırmaktır. Ancak burjuva toplumu tarafından kutsanan pozitivist bilgi bireyi mitsel dünyanın dışına çekerken, eski uygarlıkların temelleri üzerine kurulan modern bilim ve teknoloji toplumu ruhlardan arındırılmış bir dünya tahayyül etmektedir. Ancak tarihsel varoluş serüveni içerisinde arkaik düşünceyle benliğini yön veren insan zaman, mekân ve kendinden bağımsız olarak mitlerle aktarımını sağladığı ortak bir bilinçdışı oluşturmuştur. Bu doğrultuda çalışma Homo Habilis’in modern Homo Sapiens’e evrimini ve mitsel düşüncenin gelişimi üzerine odaklanırken, tanrılara karşı kalkan niteliğinde olan bilimsel yapılanmanın mitsel kökenlerine dair kuramsal görüşler kapsamında mit ve bilim arasındaki farklılıklar ele alınmıştır. Ayrıca çalışma kadim halkların yaratmış olduğu mitsel aklın 21. yüzyıl içerisinde kutsanan otomasyon, biyoteknoloji, yapay zekâ gibi konuların teknolojik arkeolojisine odaklanmıştır.
Myths are the conduit for an understanding of the mortal, fragile human being created by the peoples of the world and the universal narratives of cultural codes. Myths, an essential guide in recognizing civilizations and nations culturally, are a form of education model for the societies they are created. The functions of myths are to solve the problems that occupy the minds and satisfy people’s needs to understand, comprehend, and know. However, while the positivist knowledge sanctified by the bourgeois society pulls the individual out of the mythical world, the modern science and technology society built on the foundations of ancient civilizations imagines a world of free spirits. However, in the adventure of historical existence, the human being, who directs himself with archaic thought, has created a common unconscious that transfers with myths independently of time, place, and himself. In this direction, while the study focuses on the evolution of Homo habilis to modern Homo sapiens and the development of mythical thought, the differences between myth and science will be discussed within the scope of theoretical views on the mythical origins of the scientific structuring, which is a shield against the gods. In addition, the study will focus on the technological archeology of topics such as automation, biotechnology, artificial Intelligence, which are blessed in the 21st century of the mythical mind created by ancient peoples.
mythology science technology biotechnology artificial intelligence
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derleme Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 12 |