Sanayi devriminin ardından önem kazanan üretim, günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte artık somut değer olarak belli bir kalite standardına kavuşmuştur. Artık somut veya somutlaştırılabilir kaliteli ürün veya hizmete sahip olmak, küresel rekabette öne çıkmanın bir yolu değildir. Bunun yerine tüketiciler, artık soyut değerlere odaklanmaya ve sadece somut değil soyut ihtiyaçlarını da karşılamayı hedeflemektedirler. Böylece, sadece somut olan yerine somut ile soyut olanı bir arada sunan markalar, tüketici tarafından daha fazla talep edilmeye başlamışlardır. Aynı zamanda üreticiye rekabet avantajı da sunan markalar, küresel alanda ülkelerin en büyük güçleri haline gelmişlerdir. Fakat Türkiye henüz gerçek anlamda bir dünya markası çıkarabilmiş değil. Dünyada bir çok sektörde adından söz ettirmeye başlayan Türkiye, sağlık alanında da dikkatleri üzerine çekmektedir. Bu çalışma, Türkiye’nin sağlık sektöründe global bir marka yaratıp yaratamayacağı üzerine odaklanmaktadır. Bu çerçevede nitel bir araştırma yöntemi kullanılarak sağlık çalışanları üzerine yapılan derinlemesine mülakat ile bu sorunsala yanıt aranmaktadır. Katılımcılara yöneltilen açık uçlu sorular ile edilen veriler Nvivo 11 ve İstanbul Üniversitesi Metin Analizi Uygulamasının yardımıyla analiz edilerek alana yeni bir katkı sunulmaya çalışılmaktadır
Production which gained importance after the industrial revolution, has reached a certain quality standard as being a tangible value with the development of modern technology. Having tangible or can be embodied quality product or service is not a way to stand in global competition. Instead of this consumers aim to focus on intangible values and to satisfy not only the tangible values but also the intangible needs in today. So, brands which offer both tangible and intangible together instead of only the tangible one, begin to be demanded by consumers more. Additionally brands that offer competitive advantage to the producer, has become to the best power of their country in global area However, Turkey couldn’t have a global brand yet. Turkey beginning to make mention by name in many sectors, attracts attention in health sector. This study focuses on whether Turkey’s healty sector create a global brand or not. In this context, by using a qualitative research method with in depth interviews on health workers, answer to this problematic is questioned. The data having with the open-ended questions posed to participants analyze with using Nvivo 11 and Istanbul University’s text analysis application. It’s aimed contribute to the field.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 25 Sayı: 2 |