Enürezis nokturnası (EN) olan çocuklarda aile öyküsüne çok sık rastlanmakta ama bu olguların klinik özellikleri, aile öyküsünün tedavi etkinliğine etkisi bilinmemektedir. Ailesel EN olgularının demografik, klinik özelliklerini incelemek ve aile hikâyesinin tedavi etkinliğine olan etkisini değerlendirmek için prospektif bir çalışma planlanmıştır.
Bu çalışma prospektif, tanımlayıcı ve anket bazlı bir çalışmadır. Çalışmaya EN nedeniyle kliniğimizde takip edilen 117 olgu ve EN şikâyeti olmayan 150 sağlıklı çocuk dâhil edilmiştir. Çalışmaya alınan tüm olguların demografik özellikleri, aile eğitim düzeyleri, tuvalet eğitimi zamanı, idrar yolu enfeksiyonu öyküsü, ailede EN öyküsünü ölçmeyi amaçlayan anket yapılmıştır. EN’li olgular içinde aile hikâyesi olan ve olmayan hastalar tedavi açısından karşılaştırılmıştır.
Olguların yaş ortancası EN’li (n:117) ve sağlıklı çocuklarda (n:150) 8 yaştır (7-9 yaş) (p>0.05). Kız/erkek oranı EN grubunda 52/65, sağlıklı çocuklarda 63/87’dir. Aile eğitim düzeyleri karşılaştırıldığında, yüksek eğitim gören anne, baba oranlarının sağlıklı çocuklarda EN’si olan olgulara oranla daha fazla olduğu izlenmiştir (p<0.05). EN’li olguların %40,2’inde aile öyküsü varken, sağlam çocukların ailelerinde EN öyküsü %12,4’dür (p<0.05). EN öyküsü olan aile bireylerinden gece altını ıslatmayı 6 yaşından sonra bırakanlar EN’li olguların %27,6’sını oluştururken, sağlıklı çocuklarda bu oran %6,7’dir (p<0.05). Aile öyküsü olan (n:46) ve olmayan EN’li (n:71) olgular karşılaştırıldığında, tüm parametreler bakımından fark gözlenmemiştir. Tedavi etkinliği karşılaştırıldığında 2 aylık tedavi sonucu ailesel olgularda destek tedavisi %23,4, ilaç tedavisi %27,2 olguda etkin bulunmuşken bu oranlar ailesel olmayan olgularda sırasıyla %14,8, %9,9’dur. Her iki grup arasında istatistiksel fark bulunmamaktadır (p>0.05).
EN’li olgularda aile öyküsü sağlıklı çocuklara oranla daha sık gözlenmektedir. EN öyküsü olan çocukların aile eğitim düzeyi sağlıklı çocukların ailelerine göre daha düşük, tuvalet eğitim zamanları ise daha geçtir. Aile öyküsü olan ve olmayan çocuklar arasında fark bulunmamaktadır. Aileler tarafından değerlendirilen tedavi etkinliği aile öyküsü olan ve olmayan hastalar arasında fark göstermemektedir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 4 Ocak 2016 |
Gönderilme Tarihi | 4 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 16 Sayı: 2 |
Bu Dergi, Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Yayınıdır.