The aim of this study
to compare clinical examination and radiographical evaluations of Tie-in
configurations in clinical cases which is indicated and results of cats long
extremity fractures. The study material consisted of 23 cats of different
breed, age and gender, who were fractured in extremity long bones as a result
of clinical and radiographic examinations brought with
the complaint of not being able to use the front or hind limbs. The tie-in
configuration was applied in 2 humerus, 15 femur, 4 tibia, 1 femur and tibia
and 1 humerus and femur fractures (total; 3 humerus, 17 femur, 5 tibia).
Postoperative 10,21,30,45th days clinical and radiographical
examinations of cases performed.
Modified Tie-in external fixator removed at 45-60th days
after the operation. Followed up 22 cases recovered without any problems and
one case did not result in functional recovery after infection of the operation
site. In conclusion, it was declined that the Tie-in configuration method is
succesful to stabilize the fracture line of long bone fractures during
reduction of fracture bone fragments in the cats.
Bu çalışmada,
kedilerde karşılaşılan ekstremite uzun kemiklerinin kırıklarında klinik
olgularda endike olduğu durumlarda Tie-in konfigürasyonunun sağaltım
uygulamaları ile sonuçlarının klinik ve radyolojik değerlendirmelerinin
yapılması ve aktarılması amaçlanmıştır. Çalışma
materyalini ön veya arka ekstremitelerini kullanamama şikâyeti ile getirilen,
klinik ve radyografik muayeneler sonucunda ekstremite uzun kemiklerinde kırık
belirlenen değişik ırk, yaş ve cinsiyetteki toplam 23 kedi oluşturdu. Akrilik
ile modifiye Tie-in konfigürasyonu 2 humerus, 15 femur, 4 tibia, 1 femur ile
tibia ve 1 humerus ile femur’da belirlenen kırıkların (toplam; 3 humerus, 17
femur, 5 tibia) sağaltımında uygulanmıştır. Postoperatif dönemde, olguların 10,
21, 30 ve 45. günlerinde klinik ve radyografik kontrolleri yapıldı. Modifiye
Tie-in eksternal fiksatör apareyi 45-60. günlerde uzaklaştırıldı. İzlenen
olgulardan 22 olguda herhangi bir sorun olmaksızın iyileşme sağlanırken, 1
olguda da operasyon bölgesinde gelişen enfeksiyon nedeniyle klinik fonksiyonel
iyileşme sağlanamadı. Tie-in konfigürasyon
yönteminin kedilerde ekstremite uzun kemik kırıklarında kırık fragmentlerinin
redüksiyonu sonrasında stabilizasyonunu sağlamada uygun olduğu ve kırık
sağaltımının başarıyla sonuçlandırabileceği belirlenmiştir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Veteriner Bilimleri |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Kabul Tarihi | 14 Eylül 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |