The
purpose of this study was to determine the efficacy of oxytetracycline
when applied intrapalpebral (IPa) injection to the eye, compared with
subconjunctival (SCo) injection, in the treatment of infectious bovine
keratoconjunctivitis (IBK). Twenty eyes with severe clinical signs of IBK, of
15 Holstein Friesian female cattle aged 2–4 years were evaluated in this study.
The affected animals had unilateral (n=10; 66.7%) and bilateral (n=5; 33.3%)
symptoms. Moraxella bovis were
identified in all ocular swabs samples on day 0 and all isolates were
susceptible to oxytetracycline (100%).
Oxytetracycline (100 mg/ml) was injected IPa (n=10) and SCo (n=10) at a
total dose of 200 mg once daily on days 0, 3 and 6. After injections, the
animals were re-examined for resolution of lesions associated with IBK weekly
until the corneal ulcer healed. Microbiologic examination was repeated 3 times
at intervals of 1 week. There is no effect of injection type on healing time of
the lesion. Size and side of the lesion have a significant effect on healing
time (p<0.001). It was found that small lesions had earlier clean in terms
of the microbiologic evaluation. Lesion size has a significant effect on
microbial growth (p<0.001). In conclusion, the same therapeutic effect was
achieved in both applications. However, oxytetracycline given by IPa
injection was comparatively easy, more comfortable and less invasive especially
for painful eyes against IBK than SCo injection under the conditions of this
study. In addition, it was enough for cattle with IBK at the dosage (200 mg,
once daily on days 0, 3 and 6) of used in the study.
Bu çalışmanın amacı,
infeksiyöz bovine keratokonjuktivitis (IBK)’in sağaltımında, göze
intrapalpebral (IPa) enjeksiyon ile uygulanılan oksitetrasiklin’in,
subkonjuktival (SCo) enjeksiyon ile karşılaştırıldığındaki etkinliğini
belirlemekti. Çalışmada, IBK’nın şiddetli klinik bulguları bulunan 2-4
yaşındaki, dişi, 15 Holstein Friesian sığıra ait 20 göz değerlendirildi.
Etkilenen hayvanlar unilateral (n=10; % 66,7) ve bilateral (n=5; % 33,3)
semptomlara sahipti. 0. günde tüm oküler swab örneklerinden Morexella bovis izole edildi ve
oksitetrasikline duyarlı idi (% 100). 0, 3 ve 6. günlerde günde bir kez toplam
200 mg dozda oksitetrasiklin (100 mg/ml) IPa (n=10) ve SCo (n=10) olarak
enjekte edildi. Enjeksiyonlardan sonra, korneal ülser iyileşmesi şekilleninceye
kadar haftalık olarak IBK ile ilişkili lezyonlar yönünden hayvanlar tekrar muayene
edildi. Mikrobiyolojik muayene birer hafta ara ile 3 kez tekrarlandı. Lezyonun
iyileşme zamanı üzerine enjeksiyon tipinin etkisi yoktu. Lezyonun büyüklüğü ve
bulunduğu tarafın iyileşme zamanı üzerine belirgin etkisi vardı (p<0.001).
Küçük lezyonlar mikrobiyolojik değerlendirmede daha erken dönemde temiz
bulundu. Lezyon büyüklüğü mikrobiyal gelişimi belirgin olarak etkiledi
(p<0.001). Sonuç olarak, her iki uygulama ile aynı terapötik etki sağlandı.
Bununla birlikte, bu çalışmada saha koşullarında özellikle ağrılı gözlerde IPa
enjeksiyon yolu ile verilen oksitetrasiklin, SCo enjeksiyondan nispeten daha
kolay, daha rahat ve daha az invazivdi. İlave olarak, bu çalışmada kullanılan
doz (0, 3 ve 6. günlerde günde bir kez 200 mg) IBK’lı sığırlar için yeterli
idi.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2018 |
Kabul Tarihi | 5 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 11 Sayı: 3 |