İslâmiyetin ortaya çıktığı zaman Arap yarımadası halkı, güzel söz söyleme ve şiir alanlarındaki üstünlükleri dışında, gerek ilim ve gerekse inanç yönünden tam bir çöküntü içerisinde bulunuyorlardı. Bu bakımdan onların Islâmdan önceki zamanları Cahiliye Çağı olarak adlandırılmaktadır. Hz. Muhammed’in Peygamberlikle görevlendirilmesinden itibaren yaklaşık kırk yıl gibi kısa bir sürede askerî alanda önemli başarılar elde eden müslümanlar, ilim ve tefekkür sahalarında da en az bu kadar başarılı olmak zorundaydılar. Bu zorunluluk, inananları ilim öğrenmeğe ve tefekküre teşvik eden dinin bizzat kendisinden kaynaklanmaktaydı.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Felsefe Tarihi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1986 Sayı: 15 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.