Türâbî was a “dedebaba” for nineteen years in this century His poems that was written using both vernacular Turkish and the rules of classical Ottoman poetry was very popular among Bektashi order. His poems were printed using old alphabet but they couldn’t be preserved. We can say that he has knowledge and ability althougth most of his poems have sufictis character, they aren’t monotonous. He used an atractive, simple, fluid language in his poems. He reflected all beauties and finesses of tariga in his poems successfulyand and expertly. He emphasized nonreligios love in his some poems deeply. He used syllabic meter and the muhes of classical Ottoman poetry. The terminology belongs to “Hurufilik” is freguent used as the subje ct in his poems. When we keep in mind. His pamphlet that is written in verse, it’s possıble to say that Türâbî is in the effect of “Hurufilik”. He died in M. 1868 after he had been “dedebaba” for nineteen years. His tomb is in Hacıbektaş
TürābĮ 19. yüyılda Hacıbektaş Pir evinde dedebabalık yapmıştır. Hem aruz vezniyle hem de sade halk Türkçe’siyle yazdığı şiirler Bektâşî çevrelerinde çokça sevilmiş dilden dile dolaşmıştır. Divanı eski harflerle basılmış fakat sağlıklı bir nüsha oluşturulamamıştır. Divanındaki şiirlerden hareketle onun Klasik edebiyatın gerektirdiği bilgi ve becerilere sahip olduğunu söyleyebiliriz. Şiirlerinin çoğunluğu tasavvufi karakter taşımasına rağmen tekdüze bir işleyiş ve tasavvufi öğreti yoktur. Şiirlerinde akıcı, sıcak, çekici, duru ve yalın bir kullanır. Tabiatın tüm incelikleriyle güzelliklerini büyük bir başarı ve ustalıkla şiirlerine yansıtmıştır. Din dışı sevgiyi bazı şiirlerinde derinlemesine ve vurgulayarak işlemiştir. Aruz ve hece ölçülerini kullanmıştır. TürābĮ’nin şiirlerinde işlediği konuların başında sıkça kullandığı Hurûfiliğe ait terminolojiler gelmektedirler. Şiirlerinde Hurûfîlikle ilgili terimlerin çokluğu ve Hurûfîlik üzerine yazdığı manzum risalesi göz önüne alındığında Türâbî’nin Hurûfiliğin kuvvetli etkisi altında olduğunu söylemek mümkündür.
TürābĮ on dokuz yıl dedebabalık yaptıktan sonra M. 1868’de Hakk’a yürümüştür. Kabri, Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesindeki Pir Evi’ndedir.
Anahtar Kavramlar: Türâbî Bektâşîlik Hurûfîlik iktibas ayet hadis
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Kasım 2015 |
Gönderilme Tarihi | 7 Ekim 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 1 Sayı: 2 |