Çalışmamız, 17. yüzyılda Türk edebiyatının Anadolu sahasında Kaf-zâde Fâizî’nin Zübdetü’l-eş’âr isimli eseri ile başlayan antolojik tezkire geleneğinin devamı Silahdâr-zâde Mehmed Emin’e ait Tezkire-i Silahdâr-zâde ile Şefkat-i Bağdâdî’nin Tezkire-i Şefkat’i arasındaki olağan dışı benzerliğe dikkat çekmeyi amaçlamaktadır. Aynı dönemde yaşayan iki müellifin eserlerine aldıkları şair biyografilerinin ve şiirlerin birkaçı istisna aynı olması izahı güç bir durumdur. İki eser arasındaki fark bir eserin iki nüshası arasındaki fark kadardır. Bu durum bizi tezkirelerden birinde günümüz çalışmalarında da zaman zaman rastlanan bir intihalin olduğu sonucuna götürmektedir.
Çalışmaya kaynak olarak Silahdâr-zâde tezkiresi üzerine Ramazan DURAN ile Halil ÇEÇEN’in birlikte hazırlamış oldukları Silahdâr-zâde Mehmed Emin Efendi Tezkire-i Silahdâr-zâde (İnceleme-Tenkitli Metin-Dizin) isimli eser ile Filiz KILIÇ’ın Şefkat tezkiresi üzerine hazırladığı Tezkire-i Şu’arâ-yı Şefkât-i Bağdâdî isimli çalışma ve Murat Önder’in Afyon Kocatepe Üniversitesi’nde yüksek lisans tezi olan Şefkat ve Tezkire-i Şu’arâsı esas alınmıştır. Bildiriye konu olan her iki eser de İsmâil Beliğ’in milâdî 1727 yılında telif etmiş olduğu Nuhbetü’l-âsâr Li-zeyli Zübdeti’l-eş’âr isimli eserine zeyl olarak yazılmış olup elifba sırasına göre tasnif edilmiştir.
Bildiride biyografik bilgilerden hareketle iki eser arasındaki benzerlik/aynîlik ifade edilmeye çalışılacaktır.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Kasım 2016 |
Gönderilme Tarihi | 21 Eylül 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 2 Sayı: 4 |