Dünyaya hâkim olma fikri dinlerde olduğu gibi devletlerin veya milletlerin tarihinde de görülür. Türk tarihinde daha sonra “kızılelma” diye adlandıran bu düşüncenin varlığına, bir ideal olarak Türklerin yazılı ilk kaynaklarında rastlanır. Osmanlı döneminde ise bir Türklük idealinden ziyade İslam’la uyumlu hâle gelen kızılelma düşüncesi gaza anlayışıyla yakından ilişkilendirilir. Böylece orduda, “Osmanlının fethedeceği topraklarda aynı zamanda İslam sancağı da dalgalanır” düşüncesi ve söylemi öne çıkar. Klasik Türk Edebiyatı’nda doğrudan kızılelma adıyla da işlenen bu konu, bazen farklı söylem veya sembollerle ifade edilmiştir. Bu söylem veya semboller çoğunlukla Osmanlı padişahının dünyaya hükümranlığı üzerine inşa edilir. Bu hükümranlığın önemli sembollerinden biri bayrak gibi kabul edilen padişah tuğudur. Savaş zamanlarında ordunun önünde bulunan ve padişahı temsil eden tuğun hedefi, dünyanın en uzak sınırına, yani kızılelmaya varmaktır. Bu konuyu şiirlerinde işleyen Üsküdarlı ‘Aşkî, şair ve asker olmasının yanında tasavvufî muhite de yakın bir isimdir. Dolayısıyla onun kızılelma anlayışı hem dinî hem askerî hem de politik motivasyonu yansıtır. Kızılelma sözcüğü ve düşüncesinin bilincinde olan şair, bu düşüncesini bazı şiirlerinde padişahın tuğu aracılığıyla dile getirir.
Bu çalışmada, ‘Aşkî’nin “tuğ” redifli kasidesi esas alınarak padişahın tuğu aracılığıyla Osmanlıdaki kızılelma düşüncesinin içeriği ve yansıması işlenecektir. Ayrıca şairin başka şiirlerinden ve konuya paralel olarak başka şairlerden “kızılelma” ile ilgili örnekler sunulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2025 |
Gönderilme Tarihi | 30 Nisan 2025 |
Kabul Tarihi | 3 Temmuz 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 11 Sayı: 3 |