La danse c’est le corps humain en mouvement, sa projection physique, le prolongement qui réaffirme sa dimension organique et vitale; en même temps, c’est un moyen d’expression en soi qui chérit une immense mémoire culturelle. En outre, la danse, par sa plasticité et par sa dimension gestuelle, est en relation avec les arts de la vision, en construisant des connexions avec la pensé et l’action picturale. Cette coexistence a favorisé l’hybridation et a dissipé la frontière traditionnelles de ces arts, en en reprenant d’autres arts, tels que l’écriture et elle aide ainsi a donné un nouveau sens à sa pratique face à l’omniprésence de l’image.
Dans, hareket halindeki insan vücududur, onun fiziksel yansımasıdır ve organik boyutunu tazeleyen uzantısıdır. Aynı zamanda, bir kültür belleğini besleyen devasa bir ifade aracıdır. Buna ek olarak dans, esnekliği ve hareket boyutuyla, düşünce ve resimsel eylemiyle bağlantı kurarak görsel sanatla ilgilidir. Bu birliktelik, sanatsal karışımları destekler ve yazı gibi başka sanatları da ele alarak, bu sanatların geleneksel sınırını ortadan kaldırır. Böylece görüntünün varlığına karşı pratiğine yeni bir anlam katmasına sürekli yardımcı olur.
Diğer ID | JA74MA87SN |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2016 |
Gönderilme Tarihi | 1 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 9 Sayı: 17 |