Art is the creation of an
aesthetic language by combining with the realities of the world. In this process of creation, the artist cannot remain
indifferent to the changes and transformations of the society.
Erendiz Atasü, who started her literary life with story,
constructs her works by centering female characters. Women's place in society;
social, political changes inTurkey take place her text.
The book, The Other Side Of The Mountain, which she wrote in 1995, is her first work of novel. In the work written with a multiplicity of perspective and with the technique of metafiction, the events around the narrator-I and her family are told. Turkey's social and political life moved to the fiction world by these people. Human cannot be considered independent of history/time and place. In the novel where the story time comes before the time of storytelling, historical facts affect the people's perspective on events, their sensitivities and feelings and perceptions. In the early years of the Republic, people that grows of Kemalist ideology, starts to change. In this work, the process of these people from innocence to betrayal and corruption, and loss of memory are explained. People alienate and become deindividuation.
In this work, The Other Side Of The Mountain will be
examined in the context of mountain, other and face words. İt will be evaluated
with duplex images in person, time and place. Persons will be examined in the
context of the transformation of the Kemalist generation from the point of view
of life, as well as alienation of themselves and others.
Eendiz Atasü The Other Side Of The Mountain alienate time place person
Sanat,
sanatçının düşün evreninden sızanların, yaşanan dünyanın gerçekleri ile
birleşerek estetik dille yeniden yaratılmasıdır. Bu yaratım sürecinde sanatçı
içinde yaşadığı toplumun değişim ve dönüşümlerine kayıtsız kalamaz.
Edebi
hayatına öykü yazarak başlayan Erendiz Atasü, eserlerini kadın karakterleri
merkeze alarak kurgular. Metinlerinde
kadının toplumdaki yeri, Türkiye’nin yaşadığı sosyal, siyasi değişimler, bu değişimlerin
topluma yansımaları gibi konulara yer verir.
Sanatçının
1995 yılında yazdığı Dağın Öteki Yüzü adlı kitabı, roman türündeki ilk
eseridir. Çoğul bakış açısıyla ve üstkurmaca tekniği ile yazılan eserde
anlatıcı-ben ve ailesinin etrafında gelişen olaylar anlatılır. Türkiye’nin
yaşadığı toplumsal ve siyasal serüven bu kişiler aracılığı ile kurgu dünyasına
taşınır. İnsan zamandan ve mekândan bağımsız düşünülemez. Öykü zamanının
öyküleme zamanından önce geldiği romanda tarihi gerçekler kişilerin olaylara
bakış açısını, yaşananlar karşısında duyarlılıklarını, duygu ve anlayışlarını
da etkiler. Cumhuriyetin ilk yıllarında yetişen Kemalist ideolojiye bağlı,
devrimleri yücelten söylemlerde bulunan, karşılık beklemeksizin ülkesi için
çalışan insanlar değişmeye başlar. Eserde bu insanların masumiyetten ihanet ve
yozlaşmaya giden süreçleri, bellek yitimleri anlatılır. Roman kişilerinin
ötekileşen, yabancılaşan ve kimliksizleşmeye doğru evrilen yönleri söz
konusudur.
Bu
çalışmada Dağın Öteki Yüzü romanı dağ, öteki ve yüz kelimelerinden hareketle kişiler,
zaman ve mekân düzleminde çift yönlü görüntüleri ile değerlendirilecek. Kişiler
Kemalist kuşağın hayata bakış açısında dönüşme, hem kendilerine hem başkalarına
ötekileşmesi, yabancılaşması bağlamında incelenecek.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 15 Kasım 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 11 Sayı: 24 |