Rüya, ilk çağlardan beri insanoğlunun dikkatini çekmiştir. Rüya yorumlama, sembollerin gizemini çözme ve gizil mesaja ulaşma fikri insanoğlunu hep meşgul etmiştir. Bu sebeple kadim zamanlardan beri insanların yaratmış olduğu halk bilgisi ürünlerinde rüya olgusu, önemli bir yer teşkil etmiştir. Rüya; başta psikoloji, din, felsefe ve tarihin inceleme alanına konu olmuştur. Bireysel bilinçaltı ürünü olan rüyaların dışında kalan ve psikoloji biliminin kolektif bilinçaltı terimiyle ifade ettiği evrensel niteliğe sahip rüyalar insanlığı daha çok heyecanlandırmıştır. Her ne kadar rüyalar oluştuğu kültürel ortamla sıkı ilişki içinde olsalar da bazı semboller Jung’un ifadesiyle arketipler evrensel bir kimlik taşımaktadır. Bu evrensel arketipler ortak motifler şeklinde halk bilgisi ürünlerinde yer bulmuştur. Rüya halk bilgisi ürünleri içinde yer alan evrensel bir motiftir. Son zamanlar halk biliminde rüya sıkça işlenen bir fenomen olmuştur. Rüya, insanlar ve tanrılar arasında bir iletişim aracı olarak görülmüş, rüyalardaki kehanetler yardımıyla insanlar ilahi mesajlardan haberdar olmuş ve bu mesajları yorumlayarak gerekli yerlere iletmişlerdir. Hemen hemen her toplumun yazılı ve sözlü kaynaklarında yer alan rüya olgusuna kutsal kitaplarda da rastlanmıştır. Rüya fenomeni Türk dünyası mitolojisi, destanları, efsaneleri, menkıbeleri, halk hikâyeleri ve masallarında yaygın olarak kullanılan bir motiftir. Uygurların yaratmış olduğu masallarda rüya olgusuna rastlanmıştır. Uygur masallarında rüya, insan ve kutsal olan arasında iletişim ve kehanet vasıtası olarak görülmüştür. İnsanlar görmüş oldukları rüyaları yorumlayıp içindeki sembolleri analiz ederek gizlenmiş ilahi mesajı anlamaya çalışmış, çözümledikleri bu mesajlardan hareketle geleceğe dair kehanetlerde bulunmuşlardır. Rüya, Uygur masallarında yer alan bir unsur olarak günümüze kadar sürekliliğini korumuştur. Bu çalışmada rüyaların psikolojik yönünden ziyade mitik, mistik ve dini boyutu üzerinde durulmuştur.
Dream has attracted the attention of mankind since the early eras. The idea of interpreting dreams, solving the mystery of the symbols and reaching the message has always occupied the human being. For this reason, the phenomenon of dream has been an important place in folklore products created by humans since ancient times. Dream; psychology, religion, philosophy and history’s has been the subject to the examination area. The dreams that are outside the individual subconcious product and which have the universal character expressed by the science of psyhology as collective subconscious have excited humanity more. Although dreams are closely related to the cultural environment in which they are formed some symbols, archetypes as Jung says, have a universal identity. These universal archetypes have been found in folklore products in the form of common motifs. Dream is a universal motif in folklore products. Recently, in folklore, the dream has been a frequent phenomenon. The dream was seen as a means of communication between people and gods, with the help of prophecies in dreams, people became aware of divine messages and interpreted these messages and forwarded them to the necessary places. The dream phenomenon, which is included in the written and oral sources of almost every society, is also found in the holy books. The dream phenomenon is a motif widely used in mythology, epics, legends, folk tales and tales of the Turkish world. In the tales created by Uyghurs, the phenomenon of dream was encountered. In Uyghur tales, dream is seen as a means of communication and prophecy between man and the holy. People interpreted the dreams they had seen and analyzed the symbols in it to try to understand the hidden divine message, and predicted the future based on these messages. Dream; As an element found in Uyghur tales has maintained its continuity until today. This study focuses on the mythic, mystical and religious dimension of dreams rather than psychological aspects.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Halk Bilimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2021 |
Gönderilme Tarihi | 24 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 14 Sayı: 35 |