Doğumu takip eden kırkıncı günden, buluğ çağına kadar olan döneme, “çocukluk çağı” denir. Doğumdan sonra çocuğun gelişimini izleyen, onun anneyle babayla, ailenin öteki üyeleriyle ve toplumsal çevresiyle ilişkilerini düzenleyen bir dizi kural, adet, tören, işlem ve pratik vardır. Bu dönemde çocuğun korunması, büyütülmesi, bağlı bulunduğu toplumun değer yargılarına uyumlu bir birey haline gelmesi için yazılı olmayan birçok kurala uyması ve bunları öğrenmesi gerekir. Çocukluk çağında gerçekleştirilen işlem ve pratikler, töre ve törenler, önem ve sıralarına göre kimi zaman katı, kimi zaman da esnek bir biçimde uygulanırlar. Günümüzde çocuk gelişimiyle ilgili uzmanlar, çocukların doğumundan itibaren ergenliğin sonuna kadar olan dönemlerini belirli yaş kümelerinde ele alıyor ve bu dönemleri çocuğun bedensel gelişimi, bilişsel gelişimi, motor gelişimi, dil gelişimi, duygusal gelişimi ve sosyal gelişimi açısından farklı kategorilerde inceliyorlar. Bu çalışmanın konusunu, Adana’da günümüzde halen yaşamakta olan çocukluk çağı uygulamalarının tespit edilerek yazıya geçirilmesi oluşturmaktadır. Gözlem ve görüşme yoluyla sahadan derlenen bilgiler, eğitim bilimlerinin bakış açısı ve yaklaşımı dikkate alınarak çocukluk çağının yukarıda sıralan evrelerine göre tasnif edilmiştir. Elde edilen verilerin işlenmesi sırasında halkbiliminin ilgili başlıkları, çocuğun bedensel gelişimi, bilişsel gelişimi, motor gelişimi, dil gelişimi, duygusal gelişimi ve sosyal gelişimi sırası göz önüne alınarak işlenmiş ve yazıya aktarılmıştır. Kullanılan bu yöntemle, Türk halkbiliminin genellikle doğum uygulamaları arasında yer verilen ve ayrıntıları gözden kaçan bu dönemini, münferit bir başlık altında değerlendirme denemesiyle birlikte verilere bilimsel bir tasnif uygulanmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Halk Bilimi, Bölgesel Çalışmalar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 8 Kasım 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 15 Sayı: 40 |