17 Aralık 2010
yılında Tunuslu bir gencin kendini yakması ile başlayan kitlesel hareketler,
domino etkisi göstererek benzer sorunlar içerisinde olan Arap dünyasında kısa
sürede yayılmıştır. Tunus’un ardından Mısır ve Libya gibi ülkelerde de yaşanan
olaylar, Orta Doğu’da da etkisini göstermiş ve son olarak Suriye’de yıllarca
süregelen bir iç savaşa sebep olmuştur. Bu çalışmada Suriye’de yaşanan iç savaş
ve bu savaşın etkisiyle ortaya çıkan bölgesel ve küresel güç odaklarının çıkar
mücadelesi ve yeni siyasi oluşumlar ele alınmıştır. Araştırma, nitel
araştırmalar içinde yer alan durum çalışması yaklaşımıyla ve betimsel araştırma
yöntemiyle ele alınmıştır. Suriye’de yaşanan iç savaş sonucu binlerce insan
hayatın kaybetmiş, milyonlarca insan yerinden olmuştur. İç savaşın etkisiyle
ortaya çıkan siyasal boşluktan faydalanan pek çok silahlı örgüt, Suriye’de
büyük ve bitirilemez bir güç mücadelesine girmiştir. Savaşla birlikte gündeme
oturan terör örgütlerini bahane eden ABD, AB devletleri, Rusya, İran gibi pek
çok ülke Suriye’ye silahlı müdahalede bulunmuştur. Güçlü ülkeler Orta Doğu
üzerindeki emellerini gerçekleştirmek için ideolojileri doğrultusunda yeni
politikalar üretmeye başlamışlardır. Etnik ve mezhep farklılıkları bahane
edilerek savaş ortamı beslenmektedir. Asya’nın büyük güçleri Rusya ve İran
çizilecek sınırların kendi menfaatleri doğrultusunda yeniden şekillenmesi için
ellerinden gelen tüm gayreti sergilemektedirler. Bu mücadelenin diğer kanadını
da batılı güçler teşkil etmektedir. Orta Doğu’da yaşanan kitlesel hareketlerin
ve savaşların etkisiyle bölgede, yeni bir siyasi coğrafya olgusu ortaya
çıkmaktadır.
Starting with the self-immolation of a Tunisian
young man on 17 December 2010, the mass movements, as a result of a domino
effect, has spread throughout the Arab world that have been plagued by similar
problems. Events which took place in Tunisia and later in Egypt and Libya have
affected the Middle East and finally led to a civil war ongoing in recent years
in Syria. In this study, the civil war in Syria, interest conflicts of regional
and global power centers emerging with the effect of this civil war and new
political entities have been examined. The study has employed the case study
approach and descriptive research method, both of which included among
qualitative research methods. As a result of the Syrian Civil War, thousands of
people have lost their lives and millions of people have been displaced.
Benefiting from the political void caused by the effect of the civil war, many
armed organizations have entered a great and unending power struggle. Using the
terrorist organizations that came to the fore as a pretext, European countries
and other countries like the USA, Russia and Iran have intervened with arms.
Powerful countries began to create new policies in line with their ideologies
to fulfill their objectives over the Middle East. A war environment has been
fueled using the ethnic and sectarian differences as pretext. Asia’s major
powers, Russia and Iran, try all their best to reshape the borders that will be
drawn in accordance with their own interests. Western powers constitute the
other side of this struggle. As a result of mass movements happening in the
Middle East and wars, a new political geography concept is emerging in the
region.
Konular | Beşeri Coğrafya |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Temmuz 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 36 |