Yapısal olarak hadis, sened ve metinden oluşsa da hadis denildiğinde genelde akla metnin gelmesi ve Türkiye’deki akademik hadis çalışmalarının daha ziyade metne yoğunlaşması bir yere kadar doğaldır. Doğal olmayan ise akademik araştırmalarda isnâd ve onun unsurları olan râviler ve rivayet sigalarına dair bazı çalışmalar yapılmasına mukabil bir bütün olarak isnâdın, hadis tarihi ve meseleleri açısından ne tarz imkânlar sunduğuna yönelik çalışmaların yeterli oranda olmamasıdır. Aynı şekilde isnâdın bitip metnin başladığı kısımda yer alan ve “ilgili hadisin nakledilmesine yol açan vesileler ve bir sahâbî ya da tâbiînin hadisi nakletme esnasında yaptığı açıklamalar” şeklinde tanımlanan (s. 25) sebebü îrâdi’l-hadîs hakkındaki çağdaş çalışmalar da oldukça kısıtlıdır (çalışmalar için bk. s. 21-2). Konuya dair Türkiye’de yapılmış ilk müstakil çalışma, Bekir Kuzudişli’nin Hadis Rivayetinde Bağlam: Sebebü îrâdi’l-hadîs isimli eseridir. Yazar bu çalışmasında sebebü îrâdi’l-hadîs bilgilerine yoğunlaşarak (s. 10) tedvin öncesi dönemdeki, yani tam anlamıyla sistemli bir rivayet sürecinin olmadığı 1./7. asırdaki hadis rivayetinin keyfiyetini (s. 9) çeşitli yönleriyle ortaya koymaya çalışmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Kitap İncelemesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi açık erişimli bir dergidir
Açık Erişim Politikası için tıklayınız.