Din ve değerler arasındaki ilişki teolojik, felsefî, sosyolojik ve psikolojik pek çok teoride merkezî bir yer tutmuş (Durkheim, Marx, Weber, Freud gibi) ve bugüne kadar da büyük bir ilgi uyandırmıştır. Bu süregiden ilginin örnekleri arasında, batı
toplumunda “değerlerin kaybı”na çekilen dikkati sayabiliriz. Çeşitli sahalarda pek çok uzman, bu durumu bizim batılı kültürümüzde, özellikle de Avrupa ülkelerinde dindarlıktaki düşüşe bağlıyorlar. Her ne kadar din, bir ahlâkî değerler ve
kurallar bütününe indirgenemezse de, bu değerler her dinin önemli bir kısmını teşkil ederler (Vergote, 1997). Öyleyse bizim “dindarlık” (religiosité) diye isimlendirdiğimiz
kişisel dînî bağlılık ya da dînî tutumlar ile kişisel değer yönelimleri (orientations) arasındaki ilişkiyi (le lien) incelemek ilginç olur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Ocak 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2003 Sayı: 24 |
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi açık erişimli bir dergidir
Açık Erişim Politikası için tıklayınız.